FIFA bir suç örgütüdür!
Andew Jennings ismini daha önce hiç duydunuz mu? Sporun"saha" tarafıyla değil, "masa" tarafıyla ilgilenenler varsa kulağına çalınmıştır elbet. 67 yaşında İskoç bir gazeteci-yazar. Kafayı Olimpiyat Komitesi'ne, Dünya Atletizm Federasyonları Birliği'ne, FIFA'ya, UEFA'ya takmış, orada dönen dolapları bir bir ifşa etmeyi kendine görev edinmiş modern bir Don Kişot. Yazdığı "Faul" isimli kitapta sporda dönen birçok yolsuzluğu belgeleriyle dile getirdi. Son olarak 2018 ve 2022 Dünya Kupası oylamaları öncesi BBC'de yayınladığı "FIFA'nın Kirli Sırları" isimli belgeselde İngiltere'nin favori olduğu 2018 yarışını kazanamayacağını iddia etti ve haklı çıktı. İngilizler onun yüzünden kaybettiklerini söyledi o da, "Bütün İngiliz gazeteleri FIFA'nın 13 üyesinin satın alınabilir olduğunu zaten 1 yıldır yazıyordu. Madem bunu biliyordunuz niye çekilmediniz" cevabını verdi. Eurosport.com'dan Dağhan Irak, Jennings'le bir röportaj yaptı geçen hafta. İşte Jennings'in ilginç sözleri: "2018 oylamasının sonucu aylar öncesinden belliydi. Geçmişte o zamanki FIFA Başkanı Havelange'ın da rüşvet aldığını ve şimdiki başkan Blatter'in bunu bildiğini biliyoruz. Mesela Uluslararası Atletizm Birliği'nin (IAAF) başkanı Lamine Diack'ın da rüşvet belgeleri elimizde var. Önceki başkan Nebiolo'nun da aldığını biliyoruz ama henüz belgesine ulaşamadık. FIFA bir suç örgütüdür. Bu yaşlı adamlar aç gözlü davrandılar ve hazmedebileceklerinden fazlasını yediler. Şimdi hesap verme zamanı yaklaşıyor. 2018 ve 2022'nin ev sahiplerini aynı anda belirlemek istediler çünkü 2022 oylaması zamanında yapılsaydı yarısının görevi bitmiş, öbür yarısı da ölmüş olacaktı. Sona yaklaşırken bir rüşvet daha kapmak istediler. Kupanın Katar'a verilmesi ise tam bir şaka. Şimdi 'kışın yapalım' diyorlar. Hangi ülke kendi liginin Dünya Kupası için kışın ortasında altı hafta durmasına izin verir ki, bunun en az iki hafta kampı da olacak. Bu yaşlılar ortalığı batırdılar ve 2022'de o pisliği kaldırmak için orada bile olmayacaklar." Unutulmaz sözler... "Herkes bir gün Michael Jordan olmak istiyor, bense her gün Michael Jordan olmak zorundayım." (Michael Jordan) Aynes kaldır ayağını! Futbol Federasyonu'nun Tam Saha Dergisi'nde yer alan bir hakem anısı herkesi çok güldürdü. İşte tam bize has fıkra gibi yaşanmış bir anı: Olayın kahramanı yardımcı hakem Nihat Mızrak; maç, Denizlispor-Fenerbahçe... Bilindiği gibi, maç formalarında eskiden futbolcu adlarının yazıldığı bölümde reklam alma uygulaması başladı. Denizlisporlu oyuncuların sırtında da Aynes reklamı bulunuyor. Bu maçta diğer yardımcı, "Aynes ayağını kaldır, kramponuna bakayım" diyor. Bu sırada yanlışlık fark ediliyor, karşılıklı gülüşme oluyor. Ancak Mızrak bu yanlışlığın farkına varmıyor. Maçın son dakikalarında bir saha karışıyor, Mızrak devreye giriyor: "Aynes, Aynes, dur... Sakin ol." İçinden de, "Yahu bu kadar uyarıyorum bu oyuncu beni neden umursamıyor" diye düşünüyor. O sırada diğer yardımcı telsizden uyarıyor, "Nihat ağabey, Aynes oyuncunun ismi değil, forma reklamı!" Ödül Messi'nin değil, Xavi'nin hakkıydı FIFA ve France Football tarafından düzenlenen "Altın Top" ödülü geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Messi'ye gitti. Hamit'in müthiş volesine ise şapka çıkarmayan yok. Daha top ağlara gittiği anda "Yılın golü" belli olmuştu bile. Tamam, Messi bir başka, tamam adam "uzaylı!" Ama sonuçta bu ödül 2010'un en iyisine verildiğine göre; Xavi-İniesta ikilisi İspanya'yı Dünya Kupası'nda şampiyonluğa taşırken, Messi çeyrek finalde evine dönüyordu Almanya'dan 4 yiyip. Kulüp takımlarıyla kazandıkları başarılar aynı, ama milli formayla bu ikili Messi'nin önündeydi. Kaldı ki, İnter'le Şampiyonlar Ligi dahil 3 kupa kaldıran Sneijder listede bile yoktu. Bence Xavi mi, İniesta mı sorusunun içinden çıkamadılar ve ödülü Messi'ye vererek işin kolayına kaçtılar. Benim oyum ise Xavi'yeydi. Futbolun işçiliğini en az İniesta kadar yaptığı, nakşını ise daha iyi süslediği için.