Kartal çamura yattı

Tam bir hafta önceydi. Parma maçı arifesinde futbolcular ve yöneticiler hedeflerinin UEFA Kupası'nda final oynamak olduğunu açıklıyordu. Şimdi ise Beşiktaş'ın bu hedefini önümüzdeki sene yeniden dile getirebilmesi için önünde zorlu (!) bir Göztepe maçı vardı. Şampiyonluk parolasıyla girilen sezonda Beşiktaş'ın elinde kala kala bir Türkiye Kupası kalmıştı ve bu kupa siyah - beyazlıların yeniden AB yoluna girebilmesi için en kestirme yoldu. Liderden 14 puan geriye düşen Beşiktaş'ın yeniden UEFA Kupası müzakerelerine başlaması için ligi zirveye yakın bitirmesi uzun ve meşakkatli bir iş. Masaya oturduğunuzda karşınıza imzalamanız için bir çok madde çıkarılacak. Bazı futbolcularla karşılıklı mukaveleler feshedilecek, yeni alınacak isimlerle yeni anlaşmalar imzalanacak. Zaten baştan yapılan bu takımın, yeni bir makyajla başarıyı yakalaması ne kadar mümkün olacak? Göztepe maçıyla birlikte bazı futbolcuları son kez Beşiktaş formasıyla izledik. Peki böylesine kritik bir dönemde en azından takımda kalmak için, göze girmek için kim ne yaptı? Saha zeminine bahane bulup "çamura yatmak" işin en kolay tarafı. Sanki yaş ortalaması 18 olan Göztepeli oyuncular yandaki sahada mı oynuyor? Beşiktaş'ın elbette Göztepe'yi yenmek için öyle taktik varyasyonlarına falan ihtiyacı yoktu. Biri daha geçen haftaya kadar UEFA Kupası finalinden bahseden bir takım, diğeri ise 2. Lig'de kendi derdine düşmüş, kümede kalmak için canını dişine takmış, maddi krizlerle boğuşan bir ekip. Böylesine yokluklarla mücadele eden bir takımın Beşiktaş'tan koskoca 90 dakikada tek bir gol yemesi bile büyük bir başarıdır. Maçın başından sonuna kadar oyundan kopmadılar, mücadeleden yılmadılar. Şimdi Beşiktaş'ta yeni bir dönem başlıyor. Küçük çaplı da olsa takımın çehresi bir kez daha değişecek. Takımın en golcüsü Carew'den bile istediği verimi alamayan Beşiktaş'ın en büyük derdi 6 yabancı oyuncusu. Ronaldo, Cordoba, Juanfran, Pancu kayıp, Ahmet Hassan bir var, bir yok, Carew eh işte... Beşiktaş'ın başında 30'un üstünde maça çıkan Del Bosque ise takımın 7. yabancısı... Bekleyip göreceğiz, "gitsin" diyenler mi haklı, "kalsın" diyenler mi?