Bir yıldızın onuru

Keşke, filmi başa sarabilsek! Zaman ve mekan perdesini aralayıp, dünyanın en kıvrak ve en yetenekli futbolcularından biri olan Oktay Derelioğlu'nu bugünün olgunluğu içinde, 10 yıl geriye götürüp yeniden yeşil çimlere koyuversek! Ya da boşa geçen yılların yerine yıllanmış tecrübelerle dolu yeni bir devir açabilsek! Turgaylar, Metinler, Canlar, Cemiller, Fatihler, Vedatlar, Ahmetler, Sanlılar, Turgutlar, Basriler, Tanjular, Oğuzlar ve Rıdvanlar'ı yeniden vizyona koyabilsek! Biliyorum, bu bir ham hayâl! Ama, Oktay'ın zamanı yakalamak adına hâlâ bir şansı var! Nihat gibi İspanya ya da Emre gibi İtalya veya Tugay gibi İngiltere liglerinde, Avrupa'nın tozunu atabilme şansı!  Doğumundan bugüne yaşadığı, 10 şiddetindeki depremlerin bıraktığı travmalardan kurtulma şansı! Geçtiği çileli yollardan çıkardığı dersleri değerlendirme şansı... Zaman içinde zamanla hesaplaşma şansı! İkinci baharı yakalama şansı!.. ..Ve, kaybettiği ay-yıldızlı formaya yeniden kavuşma şansı!  Bilmem, Samsunspor'un uzattığı can simidiyle Oktay, kendisine hangi pencerelerin aralandığının farkında mı şimdi? Eğer değilse, yorgun savaşçıya hatırlatalım... Futbol hayatının son istasyonunda son trene binmek üzeresin! Son kozunu iyi kullan ki, sana da Samsunspor'a da yazık olmasın!  Bu zor dönemde Oktay'a uzanan el mühim! Çünkü bu el, onu çocukluğundan beri en yakından tanıyan Karagümrük'teki ilk hocası, Samsunspor Menajeri Süleyman Hurma'nın eli. O bir ağabey... O bir dost... Mentor ve iyi bir futbol adamı! Bravo sevgili Hurma!... F.Bahçe Teknik Direktörü Oğuz Çetin ve Milli Takım Teknik Direktörü Şenol Güneş'in üstlenemediği riski ve gösteremediği fedakârlığı göze aldığın için!.. Türk futbolu, Derelioğlu'nu yeniden kazanırsa, bil ki bu yine senin eserin olacak!  ..Ve, sen Oktay!.. Unutma ki, finiş çizgisini görmediğin sürece yarış kaybedilmemiştir... Çelmeler ve engellemeler, azmini kırmamalı... Depreme dayanıklı biri olarak, kazanmaya oynamalısın. Yarına ümit, sevgi ve mutluluklar taşıyan olmalısın. Bunu başarmak hiç de zor değil... Misal mi istiyorsun? İşte sana misal... Süreyya Ayhan!.. O, köyüne dön dedikleri gün, Avrupa Şampiyonu olup çıktı... Hem de Gabriel Szabo gibi bir efsaneyi tarihe gömerek! Bunu sen neden başaramayasın ki?