İşte size yerli Mourinho!

Kartallar yüksek uçarmış; uçtu da… Hocaların fendi, Avcı’yı fena yendi. İşte size yerli Mourinho. Niye kapı kapı teknik adam arar durursunuz ki?

 

Halbuki, Onuachu’nun Necip’i ekarte eden feyki ve sonrasında nefis çalımlarla rakiplerini eksilterek attığı o sezona bedel akıl dolu gol Karadeniz Fırtınası için gurur verici muhteşem bir gecenin habercisi olabilirdi.

 

Avcı Beşiktaş’ı seyretti

 

Ne var ki Abdullah Avcı, Beşiktaş’ın kulübesinde Aboubakar, Cenk, Semih ve Rashica’yı görünce, “Bu zenginlik bizde yok” diye düşünmüş olmalı ki; sahadakileri durdurabilmek adına takımını geriye yaslayıp, skoru korumayı hedefledi, bu affı mümkün olmayan stratejik bir hataydı.

 

İki takım için de sezonun tesellîsi olacak böylesine önemli bir maç tek golle bitmezdi, bitmedi de. Hücumu akıl ettiğinde ise finalin kazananı belli olmuştu.

 

Cesur yürek Topraktepe

 

“Doğruya yap, korkma ve zaferi bekle” demişti oyuncularına cesur yürek Serdar Topraktepe.

 

Emanetçi Hoca, Beşiktaş’ı Muleka üstüne kurulu 4-3-3 düzeninde sahaya sürdü. Belli ki amaç; oyunu önde kurup, Trabzonspor’un geriden hücuma çıkmasını engellemek ve Onuachu’nun gerisindeki Visca, Bardhi ve kupa golcüsü Fountas üçlüsünün pas yollarını kapamaktı.

 

Tıkır tıkır işledi plan. Eğer Tabzonspor’un kalesinde Uğurcan olmasa hezimet olurdu.

 

Nitekim başta Ghezzal, Muleka, Salih, Muçi, Al Musrati ve Gedson’un mükemmel oyunu iki defa skorun eşitlendiği maçta zaferi getirdi.

 

Özetle Beşiktaş kupayı hak etti; şimdi başkan Hasan Arat ve ekibinin keyfine diyecek yok. 

 

Maçın adamı: Ghezzal