Eylül içinde politik krizi atlatmış bir Türkiye bekliyoruz. 11. cumhurbaşkanını seçmiş, 60. hükûmeti güvenoyu almış bir Türkiye... İkinci Tayyip Erdoğan Dönemi... Kesinlikle 1. dönemden daha parlak sonuçlar istiyoruz. Zira Türkiye'nin böyle sonuçlara ihtiyacı var. İcraat, muhalefetin sert eleştirileri altında yapılacaktır. 2002-2007 döneminde CHP'nin yetersiz muhalefeti çok konuşuldu. Bu defa muhalif partiler çoğaldı. Sağlam tenkit, sağlıklı icraata yardımcıdır. Millet icraat için nasıl Adalet ve Kalkınma Partisi'ne görev verdi ise, diğer partilere de muhalefet görevi vermiştir. Çankaya'yı çok isteyen Sayın Abdullah Gül, çoğumuza sürpriz gelecek derecede partiler üstü bir cumhurbaşkanlığı yapacaktır. Modern ve çağdaş Türkiye'yi liyakatle temsil edecektir. Kuşku duyanlar müsterih olacaklardır. Biz böyle görüyoruz. Medya Çankaya'yı dikkatle izleyecektir. Cumhurbaşkanı krizi gündemimize öylesine oturdu ki, değil dışarımıza bakmak, bir çok iç sorunumuzu bile pas geçtik. Bu arada tek olumlu gelişme, Ankara başkentimizde nasıl oluştuğu belirsiz bir su paniklemesinden sıyrılabilmemizdir! Ordumuzun çok güçlü birliklerini Güneydoğu sınırımıza yığdığımızı unutmayalım. Bu arada PKK'nın mayınlı, kibritli, kapkaçlı eylemleri sürüp gidiyor. Kolay iş olduğu söylenemez. Kuzey İrlanda'da IRA, İspanya'nın Bask bölgesinde ETA terör örgütlerinin durdurulması işi çeyrek yüzyıldan fazla sürdü. Tamamıyle sona erdiği de malûm değildir. Irak'ta kan gövdeyi götürüyor. Kıbrıs'taki gibi dünyayı karşımıza almadan bir şeyler yapacağız. Amerika, Irak'ı yüzüne gözüne bulaştırdı. Şimdi Birleşmiş Milletler'e havale etmenin peşindedir. Irak'ı tahliye işinde Türkiye'nin yardımını bekliyor ama, İkinci Tezkereyi unutmadığı için, bize fazla da güvenemiyor. Cumhurbaşkanımızı Çankaya'ya çıkarıp krizi bitirelim. Yeni hükûmetimize güvenoyu verelim. Yeniden Irak meselesine tekrar eğilelim.