Köşe Yazıları

Geçenlerde, aidatı ödenmediği için, Fransa'daki mezarı açılıp, kemikleri umumi bir çukura atılan Osmanlı şehzâdesinin haberi medyaya düştü. 15 yaşında sürgüne çıkan ve sıkıntılı bir hayat yaşayan Orhan Efendi'yi acılar öldükten sonra da rahat bırakmadı.

Geçtiğimiz günlerde gazetenizde okuduğumuz haber beni şoke etti!..

Barış süreci için Kürt sözcülerden Kandil ile İmralı arasında neredeyse görüş ayrılıklarının ortadan kalktığı şeklinde haberler geldiği; BDP ve Hükümet kanadından diğerini teyid eden temennilerin yapıldığı bir ortamda Cizre'de sokaklar karıştı, üç kişi öldü.

Noel Baba hikâyelerinin boy gösterdiği; Hıristiyanlık propagandasının diz boyu olduğu aralık ayının sonuna geldik.

Fenerbahçe'yi son 7-8 maçtan bu yana ilk defa bloklarını iyi yakınlaştıran, oyunu her iki yönünü topluca oynayabilen bir takım olarak gördük.

Resulullah Efendimize, konuşamayan bir çocuk getirdiler. Efendimiz çocuğa sordu:

Kur'ân-ı kerîmi okumada ve bunu öğretmekte bütün insanlara imamlık-önderlik eden Eshâb-ı kirâmdan birincisi hazret-i Ebû Bekr-i Sıddîk'tır...

Artık herkes PEGIDA adını duydu. Açılımı: "Batı'nın İslamlaşmasına Karşı Vatansever Avrupalılar"...

"Acaba o da benim gibi bu duruma üzülmüştü de o da ne yapılabilirliği mi düşünüyordu?"

İslâmiyetin ve Müslümânların garip olmasının sebebi, hep İslâm nimetlerinin kıymetlerini bilmeyip, onlara şükretmemenin, arka çevirmenin neticesidir...