"Osmanlı Milletler Topluluğu", 2023 ve 2071 Vizyonu

A -
A +

Önceki gün yapılan kongrede, altıncı defa MHP Genel Başkanlığına seçilen Devlet Bahçeli ile Başbakan Tayyip Erdoğan arasında, 2023 vizyonu ve hedefleri konusunda bir polemik yaşandı. Kongredeki konuşmasında, MHP Lideri şunları söyledi: "2023 siyaset vizyonu kuru vaatlerden ve dalkavuklardan ibaret kalmıştır. Unutulmasın ki, 2023 iddiası MHP'nin 1997'den beri savunduğu büyük bir projedir. Öyle ki, kendisinin olmayan bu projeye sımsıkı tutunmaktadır..." Başbakan da jet hızıyla şu cevabı verdi: "2023'ü sahiplenenler çoğaldı... MHP şimdi diyor ki, bizden 2023'ü çaldılar, kaptılar. Yani eğer bunun patenti hakikaten size aitse bedelini de söyleyin ödeyelim. Biz doğruya her zaman sahip çıkarız. Biz siyaset deyince hizmeti, projeyi, yatırımı, reformu anlıyoruz... Onların konuşmasında sadece retorik var, hamaset var..." Açıkçası, dünya görüşü açısından MHP ile AK Parti arasında siyasi uçurum yok. İkisi de aynı yelpazede yer alıyor. Diğer taraftan, düşünce bazında da olsa, yeni fikirlerin geliştirilmesi, ufukların çizilmesi çok önemlidir ve gereklidir. Lakin bu fikirleri hayata geçirebilmek çok çok daha önemlidir... Hatırlanacaktır, 12 Eylül 1980 Darbesinin akabinde, MHP Yönetiminin tamamı ve ülkücü gençlerin büyük bir kısmı zindana atılmıştı. O zaman da, MHP'lilerin şöyle dediğini duymuştuk: "BİZLER HAPİSTEYİZ, AMA FİKRİYATIMIZ İKTİDARDA!.." Şüphesiz bu bir teselli idi. 12 Eylül Yönetimi, o günün şartlarında, ülke için tehdit teşkil eden sol, komünist odaklara "balyozu" indirmişti belki, ama aynı balyozdan milliyetçiler de fazlasıyla nasibini almıştı... Sadede gelirsek, ülke için faydalı ve gerekli olan düşünce ve projeleri, (benimdi, senindi...) türünden lüzumsuz tartışmalara malzeme yapmak yerine, el birliği ile onları gerçekleştirmeye çalışmak daha rasyonel bir şeydir. İlle de patent sahibi aranacaksa, o fikirlerin temelinde çok daha farklı isimler çıkar. Mesela bu konuda Sayın Rahim Er'in hakkını teslim etmek gerekir. Uzun zamandan beri hem 2023, hem de 2071 yıllarına dair idealleri, şümullü fikirleri yazıp söylüyor. Hatta 26 Ağustos 2071 tarihinin de, tıpkı 26 Ağustos 1071 gibi; Mübarek Cuma gününe rastladığını muvakkitlere tespit ettirip, bunu heyecanla duyuracak kadar meseleyle hemhal. Fakat o, patent mülkiyeti peşinde değil, aksine seslendirdiği düşüncelerin aksülamel bulmasından bahtiyarlık duyuyor ve daha çok kişi ve kurumun bu fikirlere sahip çıkmasını diliyor. Nitekim OSMANLI MİLLETLER TOPLULUĞU (OMT) adlı kitabında (Babıali Kültür Yayıncılığı-www.bky.com.tr), Hem Türk Devletleri Topluluğu'nun kökleşip kurumlaşması, hem de Osmanlı Coğrafyası üzerinde yer alan devlet ve milletlerle birlikte, Osmanlı Milletler Topluluğunun vücuda getirilmesini hasretle işliyor. Sayın Er, büyük düşünce ve ideallerin hemen gerçekleşmeyeceğini de hatırlatarak, öncelikle geniş ufka ve cihanşümul fikirlere sahip olmanın ehemmiyetini şöyle özetliyor: "... BUNLAR İLERİYE DÖNÜK YATIRIMLARDIR. İSTEYEN HAYALPERESTLİK DİYEBİLİR. NESİLLERE HAYAL ETMEYİ DE ÖĞRETMELİDİR. RÜYA GÖRMEYİ DE..." Ne yazık ki, "Gündem kirliliği zihinleri çok meşgul ettiği gibi, gözleri de görmez yapıyor..."

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.