Tantan, yakışanı yaptı

A -
A +

Mesut Yılmaz'ın tasarrufundan sonra Sadettin Tantan'ın hem bakanlıktan ve hem de partisinden istifası bekleniyordu. O da bekleneni yaptı, ortada bir sürpriz yok. Yolsuzluk operasyonlarında jandarmanın devreye sokulmasından beri lideri ile ters düşmüş ve araları bozulmuştu. Geçtiğimiz günlerde üstü kapalı atışmalar yaşandı. Yılmaz'ın bakanı görevden alacağı tahmin ediliyordu. Anlaşılan bu iş için en münasip zamanı kolladı. Operasyonlar zirvede iken böyle bir işlem yapması onların karşısında olmak anlamına gelirdi. Nitekim bu intibaı vermekten çekinen başbakan yardımcısı, sadece Sadettin Tantan'ı almak yerine Yılmaz Karakoyunlu, Rüştü Kâzım Yücelen ve Mehmet Keçecilerin de içinde olduğu isimler hakkında geniş bir revizyon gerçekleştirdi. Bu düzenlemede öyle sanıyoruz ki Yılmaz, üç hassas noktayı göz önüne aldı. Tantan kırılmayacak, kamuoyu üzülmeyecek ve kendi ismine gölge düşmeyecek. Onun için Tantan görevden alınmadı. Yeri değiştirildi. Bu selahiyet, elbette bir genel başkanın hakkıdır. Öyle olsa da içişleri/devlet bakanı Tantan haklıdır. Zira hadise sıradan bir yer değiştirme değil. Yılmaz'ın geçtiğimiz günlerde Tantan'ı tenkîd ettiği konuşmalar çok ağırdı. O, partisinin olmasa bile genel başkanının gözünde istenmeyen adam durumuna düşmüştü. Tantan, kerhen verilen bir bakanlıkta bir parti sığıntısı gibi kalamazdı. Halbuki sayın Yılmaz'a düşen bu yarayı iyileştirmekti. Başarılı ve halkın, medyanın, askerin çok tuttuğu bir bakan yalnız bırakılmamalıydı. Aksi yapılmıştır. Böylece ANAP kan kaybetmeye devam etmektedir. Bir hafta evvel Yüksel Yalova, bir hafta sonra Sadettin Tantan istifa ettiler. Üstelik Tantan gibi ismi dürüstlükle özdeşleşmiş bir siyasetçi sadece koltuğuna oturmadığı devlet bakanlığından değil partisinden de ayrıldı. Nitekim bakanın bu takdiri üzerine ANAP teşkilatı da rahatsızlandı. Fatih ve Hendek gibi ilçelerde görülen toplu istifalar hiç de hafife alınamaz. Bir parti tabelası kendi mensupları tarafından yerinden indirilip ayaklar altında çiğneniyorsa o parti yönetiminin nerede hata yaptığını ciddi ciddi sorgulaması gerekir. Üstelik bütün bunlar ANAP büyük kongresinden önce olmuştur. Netice itibariyle bir köklü partimiz gün gün erimekte. Seçim kaybetmek ayrı. Bir seçimde kaybedilir, diğerinde kazanılır. Teşkilatını, sevgiyi kaybedense erir. ANAP şimdi bunu yaşıyor. Olayı şöyle görmek de mümkün. Tantan, İstanbul valisi gibi bazı bürokratları almak istendi kendi gitti. O da meselenin bir başka gerçeği. Zihinlerdeki sualse şu: Sadettin Tantan'ın çekilmesi ile hükümet de zayıfladı mı? Şüphe mi var? Önemli takat kaybına uğradı. Gelişmelerin piyasalar tesirine gelince; bir şey olmaz. Piyasanın da artık havadan nem kapar olmaktan çıkması lazım. Her memlekette istifa da olur azil de hükümet düşmesi de. Hayatsa devam eder. Piyasayı siyasi hareketliliğe değil iktisadın kanunlarına endekslemeli. İstikrar o zaman oturur. Son söz. İnsanın şerefi, makamından üstün olmalı.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.