Allah rızâsı için ziyâretin önemi

A -
A +

Dünkü makâlemizde, birazcık, insanlar arasına karışmanın öneminden bahsetmeye çalıştık. Bugünkü makâlemizde ise, akrabâyı ve dîn kardeşlerini ziyâret etmenin cemiyet hayâtındaki önemine binâen, bir nebze, Allah rızâsı için yapılacak olan ziyâret üzerinde durmak istiyoruz. İslâm âlimlerinin kitaplarında, bayramda yapılması sünnet olan işlerden bahsedilirken: "Bayram günlerinde, karşılaştığı mü'minlere güler yüzle selâm vermek, fakîrlere çok sadaka vermek, İslâmiyete doğru olarak hizmet edenlere yardım etmek, dargınları barıştırmak, akrabâyı, dîn kardeşlerini ziyâret etmek, onlara hediye götürmek sünnettir" buyuruluyor. Görüldüğü gibi, bunlar cemiyet hayâtı için son derece lüzûmlu husûslardır. Allahü teâlânın rızâsı için bir dîn kardeşini, bir müslümânı ziyâret etmek çok sevâbtır. Nitekim Sevgili Peygamberimiz buyurmuşlardır ki: "Mü'min kardeşini ziyâret edip musâfaha edenler, daha ellerini ayırmadan, her ikisinden de Hak teâlâ râzî olur. Ağaçtan yaprak dökülür gibi, günâhları dökülür." [Huccetü'l-İslâm İlmihâli] Ziyâret edilen kişi âlim veya sâlih akrabâ yâhut fakîr bir kimse olursa, ziyâret daha çok sevâbtır. Çünkü bir hadîs-i şerîfte buyuruldu ki: "Âlimi ziyâret eden, beni ziyâret etmiş gibi sevâb alır." [Taberânî] Diğer bir hadîs-i şerîfte ise şöyle buyurulmuştur: "Zengini ziyâret eden kimse, sâim [oruçlu] ve kâim [gece ibâdet eden] sevâbı, fakîri ziyâret eden ise, fî sebîlillah [Allah yolunda, Allah rızâsı için] cihâd sevâbı alır, her adımı Allah yolunda atılan adıma denk olur." [Deylemî] Hikmet ehli zâtlar diyorlar ki: "Ziyâreti terk etme, yoksa seni unuturlar. Pek sık da gitme, bu defa senden bıkarlar." Sâlih akrabâyı haftada veya hiç olmazsa ayda bir ziyâret etmeli, kırk günü geçirmemelidir! Uzak ülkede ise mektûpla, telefonla, mesajla, maille gönlünü almalı, dargın-kırgın ise barışmalıdır. Kitaplarda, "fâsık olan, günâh işlememize sebep olacak olan akrabâyı ziyâret lâzım değildir" diye yazılıdır. Fakat sâlih olan akrabâyı ziyâret gerekir. "Rızkının bol, ömrünün uzun olmasını isteyen, sıla-i rahm etsin! [Buhârî] ["Sıla-i rahm" terimi, şu şekillerde de yazılmaktadır: "Sıla-i rahim", "Sıle-i rahm", "Sıle-i rahim"]" "Sıla-i rahm, kendisinden kesilen akrabâsını arayıp ziyâret ve iyilik etmektir." [Tirmizî] "Sıla-i rahm, malı çoğaltır, âilede sevgiyi artırır ve ömrü uzatır." [Taberânî] Dîn kardeşine mâddî veya ma'nevî hizmetlerde bulunmak, onun mâddî-ma'nevî sıkıntılarını gidermek, ona yemek yedirmek, çay-kahve ikrâm etmek, Allah rızâsı için ziyâret etmek ve hediye vermek çok kıymetli işlerdir. Bir hadîs-i şerîfte: "Hediyeleşiniz ki sevişesiniz" buyurulmuştur. Tatlı dil ve güler yüzle selâmlaşmak da sevişmeyi te'mîn eden husûslardandır. Peygamber Efendimiz: "Dîn kardeşini ziyâret edene, Cennet'te bir derece verilir" buyurmuşlardır. [Huccetü'l-İslâm İlmihâli] Ziyâret, yalnız Allah rızâsı için olmalıdır: Çünkü, "Allahü teâlâ [bir hadîs-i kudsîde] buyurur ki: Benim için birbirini ziyâret eden, benim için birbirini seven, benim için veren, benim için birbirine yardım eden, sevgime mazhar olur." [Hâkim] Hadîs-i şerîflerde buyurulmuştur ki: "Hiç bir kul yoktur ki, dîn kardeşini Allah için ziyâret etsin de, bir melek ona, "Ne iyi ettin, Cennet sana helâl olsun" demesin. Allahü teâlâ da buyurur ki: "Kulum beni ziyârete geldi. Bana da onu ağırlamak düşer." [Ebû Ya'lâ] "Ziyâretçinize ikrâm edin!" [Harâitî] "Bir din kardeşini ziyâret edene bir melek: "Ne mutlu sana, Cennete girmiş oldun" der. Hak teâlâ da buyurur ki: "Benim için ziyâret eden kuluma, Cennet'te hoşlanacağı mükâfâtlar vereceğim." [Bezzâr] Yine diğer bazı hadîs-i şerîflerde buyuruldu ki: "Dîn kardeşini, sırf Allah rızâsı için ziyâret eden Cennet'tedir." [Taberânî] "Allah için sevdiği arkadaşının ziyâretine gidene, ardından bir melek, "Ne güzel iş yapıyorsun, Cenneti hak ettin" der." [Tirmizî] "Arşın etrâfında nûrdan kürsülerde, nûr gibi parlayan insanlara, Peygamberler ve Şehîdler gıpta ederler. Bunlar, Allah için birbirini seven, Allah için buluşan, Allah için birbirini ziyâret edenlerdir." [Nesâî] "Cennet'te öyle güzel köşkler vardır ki, bunlar, birbirini Allah için ziyâret eden, Allah için sevip yardım eden kimselere hâzırlanmıştır." [Taberânî] "Dîn kardeşini ziyâret eden, dönene kadar, rahmet içindedir." [Taberânî] "Bir mü'mini ziyâret için evinden çıkana, 70 bin melek, "Ey Rabbimiz; Senin rızân için ziyârete giden şu kuluna rahmet et" diye duâ ederler." [Ebû Nuaym] "Bir müslümân, müslümân bir kardeşini ziyâret edince, 70 bin melek "Ey Rabbimiz, Senin rızân için ziyâret eden bu kulundan râzî ol" diye duâ ederler." [Taberânî]

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.