Çocukluğumun en çok hatıraları Mecidiyeköy ve Fatih'de geçti... Mecidiyeköy ve Fatih'in eski halini geçen hafta okuyularıma bildirmiştim... Fatih hakkında aslında yazılacak daha çok şey var. Peygamber efendimizin Mirac'a çıkarken üzerinde bulunan hırkası, Hırka-i Şerif Camii'nde ziyaretçilerin akınına uğruyor... Her Ramazan ayında milyonlarca insan akın akın Peygamber efendimizin hırka-i şerifini ziyaret etmek için Fatih'e geliyor... İlçenin her sokağında tarihi bir cami veya çeşmeye rastlamak mümkün... Fakat nerede o akan çeşmeler?... Muslukları sökülmüş olan çeşmeler, mahzun mahzun bir köşede akıbetini bekliyor... Bu kadar tarihi eserlerle içiçe olan bu büyük ilçe, beton yığını haline getirilmemeliydi... Ben, eski Fatih'i geri istiyorum... Daha önce yazdığım Fevzipaşa Caddesi üzerinde kurulacak bir tramvay konusunda da ısrarlıyım... İşte Hırka-i Şerif Camii'nden aşağıya doğru indiğinizde Vatan Caddesi karşınıza çıkıyor... Eski Başbakan Adnan Menderes'in yaptırdığı o büyük cadde... Bu cadde yapılırken muhaliflerinin ona, "Buraya uçak mı indireceksin?" dediğini de duymuştum... Adnan Menderes'in ileri görüşlülüğüne bakın ki, bu cadde bile şu anda ihtiyacı karşılayamıyor... Vatan Caddesi'nin karşı tarafına doğru geçtiğinizde karşınıza bütün Fatih insanının eğlenmek için gittiği Lunaparkı göreceğinizi zannediyorsunuz ama yanılıyorsunuz... Şimdi Lunapark ortada yok... Yürümeye devam ediyoruz ve karşınıza demir parmaklıklarla çevrilmiş büyük yeşil bir alan çıkıyor... Ve gözlerim buğulanıyor... Bu büyük alanda arkadaşlarla top oynadığımız günler aklıma geldi... Ne turnuvalar yapardık burada!... Soluk soluğa top peşinde koşardık... İşte burası şimdi Vakıf Gruba Hastanesi'nin bahçesi olmuş... Buna kimsenin itirazı yok... Fakat bu büyük alan yıllarca İstanbul kulüplerine futbolcu yetiştiren Çapa Spor Kulübü'nün idman sahasıydı... Ama saha bir kararla elden gitti... O gün bugündür, Çapa'nın eli, kolu gitti... Hey gidi, Çapa hey... Bir zamanlar, gazete sütunlarında amatör Çapa'nın F.Bahçe'yi 3-2 yendiği maç büyükçe yer almıştı. O maçın gollerini atıp Fener'i yerin dibine sokan Canan, yıldırım transferle F.Bahçe'ye gelmişti... Çapalı Canan, F.Bahçe'nin dillere destan olan, Brezilya'nın ünlü takımı Botafogo takımını 3-1 yendikleri maçta da gol atıp ne kadar iyi bir futbolcu olduğunu göstermişti... Çapa semtinde 1948 yılında Muzaffer Cankaş tarafından kurulan kulüp, İstanbul Amatör Ligi'nde yıllarca şampiyonluklar yaşadı... Bu kulübün en önemli özelliği ise 1. Amatör Lig'den düşmeyen tek takım unvanını elinde bulunduruyor olması. Bir çok kez İstanbul ve Türkiye şampiyonlukları bulunan Çapa'nın şu anki başkanı Raşit Yılmaz... Başkanlığında ilk yılını geçiren Yılmaz, bağlı bulundukları Fatih Belediyesi'nin ilgisizliğinden dolayı sadece kendi üyeleri ile ayakta durmaya çalışıyor. Yılmaz, kulüp binasının kiralık olması yüzünden zor dayandıklarını, Amatörler Fedarasyonu'ndan da yardım göremediklerini söyledi. Sarı- lacivertli kulübün bir başka sıkıntısı da 35 yıllık sahalarının Vakıf Guraba Hastanesi'nce ellerinden alınması. Türk futboluna daha bir çok yetenekler yetiştirmek için Fatih Belediyesi'nin kendilerine arazi ve spor sahası yapmasını beklediklerini söyleyen İkinci başkan Mehmet Aksoy, "Çapa, Türk futbolunun bir simgesidir. Bolulu Japon Rıdvan, Fuat Saner, Vedat, Atakan Yalçın, Birol bu kulübün eseridir. Hele ünlü isimlerin bu kulüpte başkanlık yapması her kulübe nasip olmaz. Örneğin, Erdoğan Şener, İsmet Kasapoğlu ve fahri başkanımız rahmetli Aziz Basmacı onlar bizim gururlarımız. Onların maddi manevi destekleri ile yıllardır dimdik ayakta kalarak Çapa'nın ününe ün kattık" dedi. Yönetim kurulundaki Nihat Çökem, Hasan Furuncu, Kemal Furuncu, Mehmet Ertaş, Ayhan Özden kulübe destek veren en önemli kişiler. 86 üyesi bulunan Çapa'da 14-16, yıldız, minik, genç takım da bulunuyor. Kulüp lokali: Ördek Kasap Mah. Lütuf paşa sok. ÇAPA Tel- 523 27 98