İstanbul'un eski semtlerini dolaşmaya ve burada gençlere hizmet eden amatör kulüplerini tanıtmaya devam ediyorum. Bu sefer Eyüp'ün en yüksek tepelerinden Rami sırtlarındayım... Eyüp'ü bir daha ki sefere köşeme konu yapacağımı söyledikten sonra misafir olduğum Rami Yenimahalle ile ilgili yazıma başlıyorum... Çocukluk yıllarımda Rami'yi görmeliydiniz... Rami denince akla büyük kışla geliyor. Büyük bir alana sahip tarihi kışla şimdilerde yerini gıda toptancılarına bırakmış. Her tarafı yemyeşil, tek katlı evlerin olduğu ve her bahçede dut, iğde ve incir ağaçlarının olduğunu bir göz önüne getirin... İlk baharın gelişini, ağaçların tomurcuklarını açtığı zamanı görürdük. Ya kış... Rami'de doya doya yaşardık. kızaklarımızla... Yenimahalle'den kızaklarımızı binip, soluğu Rami'nin merkezinde alırdık... Ne günlerdi o günler... Yüksek tepede kurulan Rami, İstanbul'un kışın en soğuk bölgesiydi... Her yerde kar kalkar, Rami'de kalırdı... Fakat bir Yeşil sokak vardı ki, Rami Kışlası'nın bitiminden sonra başlardı. Bu yerde gök yüzünü ağaçlardan göremezdiniz... Üstelik pınarı da vardı. Rami'nin dışından bile gelenler olurdu buraya... Sıcak yaz akşamları, sinemalarda eski Türk filmlerinin yankısı sarardı her tarafı... Rami'nin diğer bir yanı da muhacirlerin toplandığı yer olmasıydı... Saraybosna'dan, Makedonya'dan, Bulgaristan ve Yunanistan'dan gelen muhacirlerin toplandığı yerdi Rami... Rami'ye gittiğim zaman ilk merak ettiğim yer de Yenimahalle'de bulunan büyük bir konaktı. O zaman ihtişamlı görünüşü ile insanları kendine çeken bu konağın bahçesinde ne oyunlar oynardık... Ama yıllar sonra gittiğim Rami'de bu yapının yerinde yeller estiğini gördüm... Yani o eski Rami kaybolmuş... Daracık sokaklar, yan yana yapışık binalarla her taraf beton yığınına bürünmüş ve yeşillikten hiç eser yok... O benim çocukluğumun geçtiği eski Rami kaybolup gitmiş... Gençliğimde Rami Yenimahalle futbol takımının maçlarını seyretmeye giderdim... Gitmesem bile, büyük kestane ağacına sıkıştırılmış tabelaya, tebeşirle yazılmış skoru öğrenirdim... Rami Yenimahalle Spor Kulübü'nün geçmişi çok eskilere dayanıyor ama o zamanlar gayri federeydi. Kulüp, 1992 yılında federe olmuş... Başkan Cem Kanal, eski Karagümrüklü futbolculardan kulübün genel kaptanı Muammer Yurdusev ve Rami Yenimahalle'nin muhtarı Ahmet Kayabaş ile birlikte gençleri kahvehane köşelerinden kurtarmak için büyük mücadele vermişler ve bu kulübü faaliyete geçirmişler... İşte Ramili gençler, bir nebze olsun bu kulüpte spor yapma imkanı buluyor... Başkan Cem Kanal, ayrıca yaz okulları açarak Eyüp'teki toprak sahada 400-500 civarındaki genci de eğiterek, alt yapıyı kurmuş. Ayrıca başkan, Eyüp'ü baştan başa onaran ve mükemmel bir yer haline getiren Belediye Başkanı Ahmet Genç'ten de çim saha sözü almış... Kısa zamanda 1.Amatör kümeye kadar yükselip, İstanbul Amatör Küme'de 10.Grup'ta yer alan Rami Yenimahalle, şimdi geleceğe daha iyi bakıyor... Başkan Cem Kanal'ın hedefi, takımı 3.Lig'e kadar çıkarmak... Biz de haydi hayırlısı, diyoruz...