O gece İzmir-Amsterdam hattında neler yaşandı?

A -
A +
Cumartesi.. Çok uzun ve zor bir geceydi.
Başbakan Binali Yıldırım, krizi İzmir’den yönetti.
Rotterdam’daki karanlık gecede yaşananların ayrıntıları yavaş yavaş ortaya çıkıyor.
Mesela o gece Hollanda polisine ateş izni verildiğini bilmiyorduk.
Hollanda işi hangi noktalara kadar götürmüş…
Polisine ateş edebilirsin diyor..
Başkonsolos ve Konsolos gözaltına alınıp tek kişilik hücreye konuluyor.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan alıkonuluyor, korumaları da gözaltına alınıyordu.
Hollanda polisi aldığı emir gereği Fatma Hanım’ı yerinden kıpırdatmıyordu.
İşte bu gergin anlarda Başbakan Binali Yıldırım ile Hollanda Başbakanı Mark Rutte, ilk telefon görüşmesini tam gece yarısı yaptılar.
04.40’a kadar peş peşe 8 telefon görüşmesi yapıldı.
Bakan şehrin göbeğinde durdurulmuş..
Yerinden santim kıpırdamasına izin verilmiyor.
Âdeta aracı asfalta çivilenmiş.
Korumaları yanında yok.
Hollanda polisine ateş açma yetkisi verilmiş.
Düşünün.. Gerilim sürekli yükseliyor.
Durumun bir an evvel çözülmesi gerekiyor.
Başbakan Yıldırım, Bakanının serbest bırakılması için bastırıyor.
Aynı şekilde Konsoloslar için de Rutte’yi sıkıştırıyor.
-5 veya 6. telefon görüşmesi sonrasında 2 konsolos serbest bırakılıyor.
-8. yani son konuşmada, Fatma Betül Hanım’ın Almanya’ya dönmesi konusunda uzlaşma sağlanıyor.
 
Büyükelçimiz neredeydi?
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, ısrarla “Hollanda Büyükelçimiz neredeydi?” diye sordu durdu..
Cevabını hemen verelim:
Türkiye’nin Hollanda Büyükelçisi Sadık Arslan Ankara’daydı.
Kemal Bey, buradan bana ekmek çıkar mı?  Onun peşinde..
Büyükelçi Sadık Arslan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Dış Politika Başdanışmanlığına atandı.
Kılıçdaroğlu, Dışişlerindeki işleyişi bilmediğinden sanırım, sanki Hollanda’daki Büyükelçilik görevi boştaymış imasında bulunuyor kendince.
Yine Kemal Bey’e bir başka not:
Büyükelçilik atamaları, görev devir-teslimleri bazen 6 aya kadar uzayabiliyor.
Bir örnek, önceki Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç, Belgrad Büyükelçiliğine atandıktan tam 6 ay sonra görevine başladı. 
 
Bundan sonra ne olacak?
Geçen sene bu zamanlar Rusya ile uçak krizi yaşıyorduk hatırlarsanız..
Yaşananları çok çabuk unutuyoruz.
Milletçe, kanımız kaynadığı, yerimizde duramadığımız için her şey bir anda olup bitsin istiyoruz.
Ama bu işler böyle olmuyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan İstanbul’da ne demişti:
“Bizler sabırlıyız”
Sabırla ve soğukkanlılıkla hareket etmek durumundayız.
Çünkü bu mesele bugünden yarına çözülebilecek bir konu olmaktan çıktı.
Önemli hukuki boyutları var.
Türkiye’nin en önemli beklentisi ÖZÜR.
Özür gelmedikçe Ankara normalleşmeye yönelik hiçbir adımı atmayacak.
Özür gelecek mi peki diye soruyorsanız, buna artık yeni Hollanda hükûmeti karar verecek.
Türkiye, ev ödevlerini, bütün hazırlıklarını tamamlayıp siyasi ve hukuki alanda adımlarını peş peşe atacak.
Ankara için Avrupa Birliği’nin takınacağı tutum da çok önemli.
Bakın, Almanya hemen Hollanda’nın yanında yer aldı.
Avrupa Birliği, ortamı yumuşatmaya yönelik adımlar atacak mı?
Yoksa katılaşacak mı…
Ankara bütün bunları gözlemleyecek. 
 
Anti Erdoğan kampanyası tam gaz!
Özellikle Almanya, Hollanda, Avusturya, İsviçre ve Belçika’daki gazeteler Türkiye ve özellikle de Erdoğan manşetleriyle çıkmaya devam ediyor.
Türkiye karşıtlığı tam gaz.
Alman Bild gazetesi şaşırtmadı ve Erdoğan manşetiyle çıktı:
“Siz demokrat değilsiniz.. Burada istenmiyorsunuz”
Alman gazetelerinin Anti-Erdoğan kampanyası sürüyor.
Tahrik etmeyi sürdürüyorlar.
Çünkü ne kadar gererlerse o kadar nemalanıyorlar.
Manşetteki fotoğrafı bir yerlerden hatırlıyoruz değil mi!
FETÖ’nün parmağı olduğu ne kadar belli.
Türkçe “Hayır oyu kullanın” manşeti atan Blick gazetesinin genel yayın yönetmeninin FETÖ’nün İsviçre sorumlusu ile yakın ahbap olduğu ortaya çıkmıştı.
Hiç merak etmeyin Bild için de durum farklı değildir.
Avrupa’da meydanı, medya da dâhil FETÖ’dan geri almalıyız.
İlk iş bu olmalı!
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.