Habur'daki bazı uygulamalar vicdanları kanatıyor

A -
A +

Sayın Başbakan'ın dikkatine; Emekli olduktan sonra, üç yıldır; Irak'ta iş yapıyorum. Irak'ta iş yapan, Irak'a mal gönderen herkesin temel derdi, Habur Gümrük Kapısı'ndaki geliş-gidiş ve mal ihracatında sağlanan kolaylık veya zorluklardır. Eskiden Irak'tan gelişte jandarma arama noktasından şikayetler vardı. Ancak, geçtiğimiz ramazan ayından bugüne kadar, jandarma; ilk giriş noktasında, vatandaşa çok yardımcı olmakta, işlerini çabuklaştırmakta ve büyük bir nezaketle davranılmaktadır. 45 gün öncesine kadar, genel olarak bu gümrük kapısından giriş-çıkış yapan iş adamı, turist, işçi, şoför herkes nisbeten memnundu, Irak ve Türkiye gümrük kapılarının ikisinden, işlerin bitirilmesi ve geçişlerin sağlanması maksimum bir buçuk saat almaktaydı. Bilindiği üzere, özellikle Kuzey Irak'ta iş yapan yüzlerce şirket, ihracat yapan binlerce şirket ve bu ülkedeki gerek Türk şirketlerinde gerekse Irak şirketlerinde çalışan binlerce işçi bulunmaktadır. Günübirlik alışverişler için geçiş yapan binlerce insan da eklenince, geçiş kolaylığı veya geçişin zorlaştırılmasının, bu kapıda ne denli önemli olduğunu tahmin edersiniz. Kapı aynı kapı, iş hacmi aşağı yukarı aynı iken; yaklaşık 45 gündür Habur Gümrük Kapısı'nda durum birden değişti, geçişler ancak 16 veya 18 saatta tamamlanmaktadır. Türkiye'den Irak'a girişte problem yok, yine 15-20 dakikada bütün işlemler bitirilip, geçişler yapılabilmekte; ancak Irak'tan Türkiye'ye geçiş için insanlar ortalama 16-18 saatte iki kapı arasında beklemek zorunda kalmaktadır. 04.05.2010 günü, Irak kapısında bekletilmeksizin geçiş yapmama rağmen; Irak gümrüğünden sat 20:30'da işlemlerimi bitirip çıkmama rağmen, bizim gümrük kapımızdan ancak 05.05.2010 çarşamba günü sabah 04:30'da işlemlerimi bitirip, ülkeye girebildim. Jandarma kontrol noktasına kadar da izin alıp beklemeden geldiğim halde, yaklaşık 9 saat sırada bekledim ve bu bekleme sırasında gördüğüm manzara gerçekten beni altüst etti. Irak tarafına kadar geri vuran ve şişen sırada kadın, erkek, ihtiyar, hasta ve çocukların çektiği ızdıraba şahit oldum. Arabaları terk etmek, dışarı çıkıp hava almak yasak, ihtiyaç giderme imkânı yok. Uygulama, insanlara âdeta toplu işkenceye dönüşmüş duruma gelmiş, insanların onuru incitilmektedir. Türkiye'nin hiçbir yerinde, hiçbir kamu idaresince, insanların bu denli aşağılandığını ve incitildiğini tahayyül etmek bile mümkün değil. Bu uygulamayı kim başlattıysa; ister Şırnak Valiliği, ister Habur Gümrükleri Mülki Amirliği, ister Gümrükler Bölge Müdürlüğü, ister Gümrükler Genel Müdürlüğü derhal uygulamayı gözden geçirmelidir. İnsanlara reva görülen ve insan onurunu inciten bu zulme son vermelidirler. Hele Gümrük Muhafaza'nın başlattığı ve sahaya konan masalar üstünde yapılan muayenenin şekli ve yöntemi vicdanları yaralıyor. İnanın, orada gördüğüm bu iki olay kameraya alınıp bir tv kanalında servis edilseydi, inanıyorum ki Türkiye kamuoyu ayağa kalkardı. Devlet adına bu ceberutluğu yaptığını iddia eden idarenin, 18 saat sonra insanların ihtiyaç gidermek için kavuştuğuna sevindiği WC'lerin kadın kısmının kapalı, diğer kısmının da lambalarının yanmaması ve pislikten girilememesi pek umurunda değil. Orada gördüklerimi tetkik için, müfettiş değil, iki gören göz ve duyan bir vicdanın gönderilmesini yetkili birimlerden istirham ediyorum. Habur Gümrük kapısı, özellikle bu kriz ortamında, öncelikle bölge için, sonra da tüm ülkemiz için önemli bir gelir kaynağıdır, mevcut durumda bırakılmaması lazımdır. "Kapı aynı kapı, iş hacmi aynı hacim iken, bu sıkıntı nereden kaynaklanıyor?" diye yöre halkından sorduk. Eğer doğruysa, güya günübirlik giriş-çıkış yapan iki taksi sürücüsü bir gümrük muayene memuruna fiili saldırıda bulunmuşlar da uygulama bundan kaynaklanıyormuş. Umarım hiç değilse bu iddia doğru çıkmaz. İsmet Bayhan (Emekli Vali Yrd.) Diplomalarımızın işe yaradığını görmek istiyoruz Devlet Bakanı Sayın Faruk Nafiz Özak'ın dikkatine; Bizler, ÖSS'den gerekli puanları aldık, yetmedi özel yetenek imtihanına da girerek başarı kazandık, Beden Eğitimi Spor Yüksekokulu'na (BESYO) girdik, mezun olup diplomamızı aldık. Ama diplomamızın işe yaramadığını görüyoruz. İşsiz geziyoruz, sporcu yönümüz köreliyor, moralman çöküyoruz. Çare mi yok? Mesela her mahallede mantar gibi biten halı sahalar var, bunların çoğunu yetkisiz ve bu işten anlamayanlar açıyor. Bunu açmak için BESYO diploması şartı getirilebilir. Sporda bir seviyeye mi gelmek istiyoruz, işte elinizde diplomalı, yetenekli gençler; neden bizden faydalanılmıyor? Kötü alışkanlıkların çaresi, sağlıklı neslin anahtarı bizde, lütfen bunu görün artık... Murat Özkük Adres: İhlas Medya Plaza 29 Ekim Cad. No:23 Yenibosna/İSTANBUL Tel: (0212) 454 38 22 Faks: (0212) 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.