Kaldırımlar kimin?

A -
A +

İstanbul gibi kalabalık bir şehirde yaşamak gerçekten çok zor. Adapte olabiliyorsan gidişatına bırakıyorsun, iyi bir şekilde yaşayamasan da yaşamaya çalışıyorsun. Ama yaşayabilene... Zaman olmuyor ki, İstanbul seni sıkıntıya sokmasın. Ama suç İstanbul'un değil, üzerinde yaşayan bazı kıymet bilmez İstanbullunun. Bu şehirde bu insanlarla problem geliyorum demiyor, direkt geliyor... En basitinden kaldırımlar... Allah aşkına kimin bu kaldırımlar? Koca dükkana sığmayıp bencillik ederek 3-4 masa da dışarıya atan kebapçı Halil Osman abinin mi, ne alırsan 3 milyon, 5 milyon diyerek malını ortaya döken Kamil abinin mi, kargoyu yetiştirmeye çalışan, yayayı ezme pahasına da olsa inatla insanın üstüne süren motorcu kuryenin mi? Yoksa yayanın mı? Galiba bu zorluklar içerisinde kaldırımlar; bir insanın geçeceği kadar yeri iyi değerlendirerek geçmeye çalışan yayanın olsa gerek...(!) Ama işin gerçeği, sayın ilgili(!) ve dikkatli(?!) yetkililer durumun farkına varıp, bu gibi şeyleri de engelleyene kadar; yaya haricinde herkesin kaldırımlar!!! Ömer Faruk Yıldız Bu trafiği düzeltin Nevşehir Belediyesi'nin dikkatine; Ben görevim sebebiyle Nevşehir'de 2-3 yıllığına bulunuyorum.Yani benim bu şikayetimde art niyetli olmam sözkonusu değil. Belediye Başkanı Hasan Ünver'in bir seneyi doldurmayan süresi içindeki çalışmaları, geçtiğimiz günlerde gazetemizin Çınaraltı köşesinde muhterem İsmail Yağcı Bey'in bahsettiği gibi göz dolduruyor. Ancak insanların çıkarcı ve vurdumduymaz davranışları Hasan Ünver'in çalışmaları ile çatışıyor. Benim en çok takıldığım bir konu da, Atatürk Bulvarı'nda özellikle trafiğin yoğun olduğu saatlerde arabaların dörtlüyü yakıp park etmeleri. Bu dörtlüyü yakınca ne oluyor bilmiyorum!. Bu konumdaki yerde ancak can tehlikesi olma durumunda dörtlü yakılıp durulabilir. Ambulas veya itfaiye gibi. Lale Caddesi ile Atatürk Bulvarının kesiştiği merkez kavşağın yetersiz olması, kırmızı ışığın çok uzun süre, yeşil ışığın da çok kısa süre yanmasına neden oluyor. Zamanlı zamansız, arabaların kısa süre de olsa park etmeleri, kırmızı yandığında vasıtaların iki şerit halinde beklemelerine ve yeşil yandığında iki şerit halinde yoluna devam etmelerine engel oluyor. Bir şehir merkezinde 70 saniye kırmızıda bekleyen arabalardan yeşilin yandığı 15 saniyede ancak 5'i geçebiliyorsa burada problem var demektir. Halbuki kuralsız park olayı olmasa 10 araba geçebilir. Yakıt israfı ve çevre kirliliği de cabası. İkaz ettiğim durumu gören trafik polisi "Ceza yazmaktan bıktık. Hep aynı şahıslar bunu yapıyor!" gibi bir tepki verirken, Nevşehir'de belki de hiç görülmeyen sis için, sis lambaları kontrolü yapıyor. Sayın Başkan, bu kavşağı genişletmeniz veya katlı yapmanız mümkün görünmediğine göre, ya trafik zabıtalarını devreye sokun, yahut da Atatürk Bulvarının Ziraat Bankası'ndan yukarı Vakıbank'a kadar olan kısmını tek yönlü yapın. Hatta İstanbul Beyoğlu'nda olduğu gibi trafiğe kapatın. Vasıta sayısının sabit kalmayıp her geçen gün daha da artacağı düşünülerek, köklü çare bulmak gerektiği gözden uzak tutulmamalıdır. İsmi mahfuz-NEVŞEHİR

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.