Ahmet Hoca hassasiyeti

A -
A +
Ahmet Davutoğlu kırk gündür Başbakan. Yakın çevresinde bir araştırma yaptım. İlginç bilgiler var elimde. 
İşte Başbakan Davutoğlu ve çalışma arkadaşlarının tarzı. 
Başlıyorum...
 Birincisi.
Davutoğlu çalışma çevresindeki herkese müthiş ilgi gösteriyor. Onların hastalarını bile ziyaret ediyor. Kamuoyunun bunu bilmemesi için de önlem aldırıyor. Başbakan bununla da kalmıyor.
Bayramda mesai arkadaşlarına harçlık mahiyetinde sembolik bir para gönderiyor. Onlarla birebir ilgilenirken. Herkesi de ismiyle tanıyor. Hatta bazılarının eşlerinin adlarını biliyor. Onlarla ailece görüşüyor.
İkincisi...
Davutoğlu'nun yakın calışma arkadaşları çok genç yaşta. Dışişleri ekibinden çok kişi var. Yeniler de eklendi onlara. Hepsi dil biliyorlar hatta, bazısı iki bazısı üç dil. Davutoğlu yine de birebir temaslarını kendisi cep telefonu ile yapıyor. Başbakan çoğu zaman telefon konuşmalarını tercümansız gerçekleştiriyor. Arapça ve İngilizcesi çok iyi, malumunuz.
 Ve ilişkiler.
Davutoğlu çalışma arkadaşlarıyla hem göz, hem el teması kurmayı seviyor. Sohbetlerinde sevecen ve acele etmiyor. Korumalarına sürekli sorduğu bir soru var. "Çevreyi rahatsız ediyor muyuz?" diyor. Samimiyetle cevap istiyor. Bayramın birinci günü Edirnekapı Şehitliği'ni ziyaretinde, koruma ekibine müdahale ederek kapanan yolu trafiğe açtırıyor. Davutoğlu kendisi için şehrin düzeninin bozulmasını istemiyor.
 Ve son olarak.
49 rehinenin kurtarıldığı o gece. Başbakan Davutoğlu ekibi ile Azerbaycan'da. Herkes işin sonuna gelindiği için rahatlamış. Gece ikide haber ulaşıyor. İster istemez Başbakan'ın ekibi de haberi duyuyor. Toplanma ve Türkiye'ye hareket etme kararı alınıyor. Talimat veriliyor. Başbakan'ın yakın çalışma arkadaşları ve tüm ekibin cep telefonlarını kapatmaları isteniyor. Sıkıyönetim var ama sertlik yok. Saat beşe kadar, yani rehineler sınırı geçene kadar tek kelime edilmiyor. Sınır geçilince, hem uçak Türkiye'nin yolunu tutuyor, hem de eğlenceli bir yolculuk başlıyor. Tabi telefon yasağı da beşte kalkıyor. Davutoğlu'nun bir özelliği daha ortaya çıkıyor. Diplomasi temkini...

 

YALNIZ BIRAKMIYOR
Başbakan Ahmet Davutoğlu emrinde çalışan personeli özel günlerde de yalnız bırakmıyor. Musul'da rehin alınan 49 kişi arasında bulunan konsolosluk çalışanı Mesut Taşkıran, Davutoğlu'nu düğüne davet etmişti. Düğüne katılıp nikah şahitliği yapan Başbakan burada en küçük rehine Ela bebeği böyle sevmişti.

Ercan Gürses / TÜRKİYE GAZETESİ
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.