Egemenlik egemenlerindi

A -
A +

Öyle bir anlatılıyor ki... Sanırsın 1923'te partiler kuruldu, halka kimi seçersin diye sordular. Halbuki ilk meclis sen de gel sen de gel usulü ile toplanır. Uzun yıllar mebusları tek parti (CHP) ayarlar. Şefimiz sen Bingöl mebususun dediyse olursunuz. Ama Ankara'dan doğuya hiç gitmemişsiniz, doğma büyüme Edirneliymişsiniz. Ne gam? Bu zümreyi eşelerseniz altından ya sofra arkadaşlıkları çıkar ya da Selanikli dostlar. Hal böyle olunca seçim mıntıkasına uğramazlar. Şimdi gidecek dert dinleyeceksin. Boşver ya ne işin var oralarda! Atanmış valiler hem belediye başkanıdırlar hem de CHP İl teşkilatına bakarlar. Milli Şefimiz 1946'da bir başka partiye rıza gösterse de dürüst seçimi göze alamaz, "açık oy, gizli tasnif" gibi bir garabete imza atar. Ama bu halk ilk seçimde Halkçıların papucunu dama atar. Daha on seçim yapılsa onunu da DP kazanacaktır ammaaa. Kütahya, İmralı, Yassıada... Bu nasıl demokrasidir ki, iktidar muktedir olamaz. Cumhurun seçtiklerini sallandırılırlar... İyi de olmayan Cumhuriyet'in bayramını niye kutlatırlar? ŞAPKADAKİ TAVŞAN Sonraki yıllar da muhafazakar insanlar AP saflarında buluşur. Demirel nevi şahsına münhasır bir liderdir, bilmece gibi konuşur, havada iki şapka döndürüp gözümüzü boyar. Güçlü bir hafızası vardır, tanıştığını unutmaz, Hakkını yemeyelim eseri de vardır, yoldur, köprüdür, barajdır... O yıllarda siyasiler bol keseden dağıtır. Seçim dönemlerinde Etibank, Sümerbank, Tekel gibi KİT'lere binlerce adam alınır. DSİ, YSE, DDY, TCK, TKİ, PTT koridorları odacı kaynar. Her köşede bir elektrik ocağı, kül tablaları, çaydanlıklar... Salla başını, al maaşını, keyfler keka... Seçim arefesinde mantar gibi gecekondu patlar. Ne kadar kazık çaktın, o kadar arsa... Ardından vergi afları, prim afları, imar afları... Oh ne âlâ, ne âlâ... Af demişken atlamayalım Ece-vit ise mahkum ailelerine oynar, vur kır çık, hakimin hükmü mü var? Ecevit CHP'yi ortanın solundan alır, solun soluna taşır. Karaoğlanımız Che edaları ile dolanır, rejime parmak sallar. Bir gecede 30 bin muallimi sürer, 57 günde öğretmen yetiştirip tayinlerini yapar. Hazine tamtakır, kuru bakır, mavi gömleklimin de pek umurunda! Militan istihdam edilen kuruluşların başında TRT ve Adalet Bakanlığı gelir. TÖS öğretmenleri böler, Pol Der polisleri parçalar. CHP iktidarında devrimci değilseniz mektebe giremezsiniz. MEB müstahdemleri bile yerinden oynatır, kadro yapar. Milliyetçi Cephe rövanşa asılır, yeni yeni yaralar... Partililer kırmızı ışıkta durmaz, hız sınırına uymaz. Es kaza polis çevirse "sen benim kim olduğumu biliyor musun" buyururlar. Havalıdırlar da... Al şu kartımı, git işe başla. Devlet kuşu o'ssaat başınıza konar. YAŞASIN! KAHROLSUN! Geceleri afişe çıkılır, duvarlar boyanır baştan başa. Semtinizde hasımların bayrağı dalgalanacak ha! Yırtarsın kazırsın, izi tozu bırakılmaz! Sayın Genel Başkanın teşrif edeceği gün heyecan doruktadır, yıllardır çamurdan geçilmeyen yollar yalap şap asfaltlanır. Beyefendi il sınırında karşılanır. Koyunlar sığırlar boğazlanır. Adak desen değil, kurban desen hiç değil. Şan için kan! Haşmetlileri alel acele kazılmış çukurlara birkaç temel atar. Ama bütçede öyle bir tahsisat yokmuş, hesap verecek değildirler ya. Hele o konvoylar. Sanırsın ordu... Dosta ümit, düşmana korku... Slogan slogan, korna korna korna... Binlerce araba! NE?SELÂM?NE?SABAH Halkçıların kahvesi ile Kıratçıların ki ayrıdır... Bunlar birbirleriyle konuşmaz, sert bakar, laf sokar, diş gıcırdatırlar. Seçimi kazanan davul zurna çaldırtır, zılgıt atar, inadına nispet yapar. "Kıs-ka-nan-laaar-çatlasın! Ohhh yandan!" Şimdi bakıyorum da farklı düşünenler de birlikte oturuyor, konuşuyor, kız alıp veriyorlar. Değişik partilerin flamaları yan yana sallanıyor. Parti minibüsleri gümbür gümbür dolansa da kimse bozulmuyor, küfür etmiyor. Gülüp geçiyor, işine bakıyor. Kaçak inşaatmış, gecekonduymuş... İmkânı mı var? KİT'ler arpalık olmaktan çıktı, ihaleler canlı yayında. Memurluk desen imtihana tabi, bileğinin hakkıyla kazanırsan ne âlâ... Artık nutuk atan, kürsü yumruklayan, hayal satan değil, "proje sunan" itibar görüyor.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.