Mustafa Reşit Akçay, elindeki mevcut oyuncuların arasından seçebildiği en iyi 11'i sahaya sürdü. Ancak bu sene hiçbir maçta forma giymemiş Bamba ve Bosingwa'nın yanı sıra, hiç sol bek oynamamış Aykut Demir ile yine hiç sağ açık oynamamış Olcan Adın alışmadıkları mevkilerde olunca, saha adeta mayın tarlasına benzedi. Nihayetinde ilk mayın 17. dakikada Bamba'nın dokunuşuyla patladı.
Her anlamda üstün olduğumuz rakip karşısında hiç umulmadık bir anda geriye düştük. Her geçen gün daha da güçlenen Malouda'nın 2 dakika sonra attığı güzel gol skoru dengeledi. Karşılaşmanın ilk 45 dakikalık bölümünde Malouda'nın bireysel birkaç teşebbüsünden başka bir pozisyon üretemeyen Trabzonspor, zayıf rakibi karşısında oyunun üstünlüğünü ve ritmini bir türlü yakalayamadı.
İkinci yarının başında Colman'ın soyunma odasında kalıp yerini Aykut'a bırakması da Trabzonspor'un pas trafiğini ve ritmini yükseltmeye yetmedi.
2 senedir sürekli söylüyorum. Trabzonspor'un bu kadro yapısı ve bu oyuncularla hücum futbolu oynaması mümkün değil.
Neden mi? Çünkü etrafı ile oynamasını bilmeyen, teknik ve pozisyon bilgisi çok iyi olmayan, sadece fiziksel kalitesiyle sonuca gitmek isteyen Henrique ile bunun olmasını beklemek büyük bir hata. Trabzonspor'un elindeki bu oyuncu kadrosuyla oynaması gereken tek oyun formatı şudur: Savunmada kalıp kontratak oynamak.
Öncelikle savunmanın takım halinde nerede yapıldığı, ne zaman yapıldığı ve en önemlisi nasıl yapıldığı öğrenilmesi gerekir. Trabzonspor, Apollon Limassol maçında bu beklentilerin hiçbirini karşılayamadı. Sonuç olarak dün gece Trabzonspor'un oynadığı futbol tatmin edici değildi. Saha dizilişi de iyi değildi. İyi olan tek şey Yusuf ve alınan 3 puandı.
Bu kadro yapısıyla 'Evet olabilir' ancak bu tempo ve oyunla çok zor hocam.
Saygılarımla...