Savaş karşıtı gösterileri ibretle izliyoruz! Üstelik bu gösterilerin hedefine, haksız yere AK Parti iktidarı oturtulmuş durumda. Bu yanlış yaklaşımda en büyük pay ve vebal, sorumsuz muhalefetin öncüsü CHP'ye ve onun Genel Başkanı Deniz Baykal'a düşüyor! Böylesine milli bir meseleyi iç politika malzemesi yaparak, popülist politika güden CHP'nin tavrı; 'bekara karı boşamaya' benziyor! AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın vurguladığı gibi; eğer, iddia edildiği şekilde; ABD'de söz verilmiş olsaydı, biz ve İslam Alemi bu Bayramı huzur ve sükun içinde geçiremezdi! Nitekim; Tayyip Erdoğan'ın aynı açıklamasında; bizdeki sorumsuz muhalefetin anlamadığını Brüksel'de toplanan AB ülkeleri anladı ve yayınladıkları sonuç bildirisinde; Türkiye'nin barış çabaları takdirle karşılandı. Barış çığırtkanlığı yapanların samimiyetsizliğine bakın ki, İsrail, seneler senesi devlet terörü estirirken ve bunu son aylarda vahşet boyutlarına taşırken, kimseden en ufak bir ses çıkmadı! Ve, halen de çıkmıyor! Aynı kitle imha silahlarının daniskası İsrail'in elinde var! Daha dün, Cenin'de yaptığı katliam neden dünyadan gerekli tepkiyi görmedi?! BM Teşkilatı bile oraya sokulmadı ve onca BM kararını kulak arkası yaparak katliamlarına devam etmektedir. Bizdeki savaş karşıtlarının gösterileri KADEK'in gövde gösterisine dönüştü! Anlı şanlı muhalefetimiz bunları bile görmezlikten geldi! Samimiyetsizlik gözlerini öylesine örtmüş ki, Türkiye'mizin bıçağın sırtında olduğunu göremiyorlar! Ve; bu savaşın bizim dışımızda ve bize rağmen yapılabileceğini göremiyorlar! Böyle bir durumda ise; Kuzey Irak'taki Kürt oluşumunun Türkiye'nin yumuşak karnında yeni bela ve musibetler açacağını ve Türkiye'nin asıl o zaman; ister istemez savaşa girmek zorunda olacağını göremiyorlar! Böyle bir savaşta ise, ABD'yi yanımızda dost ve müttefik olarak bulamayacağımızı hesap edemiyorlar! Aynı hatayı, 1991'de Özal'a yaptırdılar. Orada palazlanan PKK ile onca sene uğraşmak , on binlerce insanımızı kaybetmek ve milyarlarca dolarlık zararlara uğramamızdan bile ibret almıyorlar! O vakit, oraya girip, Kuzey Irak'ı kontrolümüze alabilseydik; şimdiki gibi, Kürdistan'la de-facto durumu ile karşı karşıya kalmayacaktık! Gelip geçen bütün iktidarlar, kafalarına kuma gömerek, Kuzey Irak'taki Kürt Devleti oluşumunu görmezlikten geldiler! Merkezi Irak yönetiminin müdahale edemediği Kuzey Irak vatandaşları, ellerine tutuşturulan Kürdistan pasaportu ile başta ABD ve İngiltere olmak üzere Batılı devletlerce kabul görmeye devam ediyor! Önceki Parlamentolar, böyle bir durumu savaş sebebi sayacağını ilen etmişti! Etmişti ama, fiili durumu bir türlü görmedi, görmek istemedi! Bizim dışımızda cereyan edecek bir savaşta ise, durum daha vahim olarak bizim aleyhimize tecelli edecek ve o zaman eyvah para etmeyecektir! Türkiye, bir savaşa girmiyor, kendi dışında yapılacak bir savaşta güvenliğini koruyor! Bunun için de, ABD'nin yanında Kuzey Irak'a giriyor! Kendisine kurşun sıkılmadığı müddetçe kimseye kurşun sıkmayacak! Bu hal, ABD'ye yardımdan ziyade; kendi güvenliğimiz ve Kuzey Irak halkının güvenliği için önemlidir. Başka türlü, Irak'ın bütünlüğü nasıl temin edilebilir?!