Ahmet'i kızdıran teklif

Ahmet, başıyla Depraz'ın menajerine selam verdi. Benoit'in yüzüne bakamadı. Benoit, Ahmet'ten bir hareket gelmeyince konuştu: -Maraba Karamel! Ahmet, Benoit'in Türkçe konuşmasına hayretle baktı. Pierre, açıklama getirdi: -Merhaba'yı benden öğrendi. Ahmet, yüzü yerde "Merhaba" dedi. Benoit, hayran gözlerle Ahmet'e bakıyordu. Ahu gözleri üzerinde hisseden Ahmet ise kızarıp bozardı, ne yapacağını şaşırdı. Uzun bir sessizlik sonrası, Pierri, konuştu: -Ahmet Pehlivan. Sana bin frank daha kazanma teklifiyle geldik. Ahmet, şaşırdı: -Nasıl olacak bu iş? -Önümüzdeki hafta, Depraz'la güreşmeyecek misiniz? -Evet, güleşceğiz. -Bu güreşte, yenişmezsiniz. Bundan bin frank alırsınız. Bir hafta sonra bir güreş daha yaparak bin frank daha kazanırsınız. Ahmet, Pierri'nin ne demek istediğini anlayamamıştı: -Önümüzdeki hafta yapacağım güleşte niçin yenişemiyelim. İkimizden biri mutlaka galip gelir. Ben galip geleceğime inanırım. Pierri, açıkladı: -Önümüzdeki güreşte Depraz'la ciddi güreş yapmayacaksınız, berabere kalacaksınız. Ahmet, hâlâ Pierri'nin maksadını fark edememişti: -Berabere kalınca ne olacak? -Ne mi olacak? Bir güreş daha yaparak fazladan hepimiz para kazancağız. Avrupa ve Amerika'da bu işler hep böyle olur. İkinci güreşte berabere kalırsanız ne olur. Daha fazla para kazanırsınız. Ahmet'in kaşları çatıldı, az önce mahcubiyetten kızaran yüzü, şimdi kızgınlıktan karardı: -Biz oynaş bilmeyiz bre. Büle maskaralık olur mu, insanları kandırmak günahtır. Pierri, durumu izah etmeğe çalıştı: -Ahmet pehlivan niçin günah olsun. Seyirciler de bilir bunun böyle olduğunu. Burada bu işler hep böyle yürür. Alan razı, satan razı. -Olmaz derim be çorbacı. Bizde böyle bir şey olmaz. Bu, kişinin, kendisine verilen nimetlere ihanetidir. Hem dünyada hem de ahirette cezasını çeker. Bin frank değil, bütün dünyayı verseniz yine kabul etmem. Depraz'ın menajeri, konuşmanın neticesini öğrenmek için merakla, Pierri'ye bakıyordu. Pierri, anlattı, Depraz'ın menajerinin keyfi adamakıllı kaçtı. Merakla Ahmet'e bakıyor, bakışlarıyla "Deli misin, böyle bir teklife nasıl hayır dersin?" diyordu. Pierre'nin verdiği bilgiden Ahmet'in oynaş güreş teklifini kabul etmediğini anlayan Depraz'ın menajeri, Pierri'ye gözüyle bir işaret yaptı. Ne Ahmet, ne de Benoit, bunun farkında olmadı. Pierri, kızgınlıktan boğa gibi soluyan Ahmet'e döndü: -Ahmet Pehlivan kararına saygılıyız. Sana, sinirlerini yatıştıracak, kızgınlığını alıp götürecek bir haberim var. -Sizin iyi haberinizi de istemem. Pierri yılıştı: -Bu haber, neşeni yerine getirecek. Pierri'nin lafı ağzında gevelemesi, Ahmet'in kızgınlığını arttırdı: -Bre çorbacı. Lafı yuvarlayıp durma, ne süleyeceksen süle. Burada daha fazla kalamam. Pierri, Benoit'i işaret etti: -Bu bayanı tanıyorsunuz değil mi? Ahmet'in sabrı taşmak üzereydi. -Evet tanıyorum, ne olmuş? -Bu bayan, bu gece sizinle olmak istiyor? Ahmet, duyduklarına inanamadı: -Ne dedin ne dedin? Benimle birlikte mi olmak ister? Nasıl, yani? > DEVAMI VAR