Ustasının açıklaması üzerine, Yusuf, güllü oyalarla işlenmiş mendil içindeki kömürün akkor hale gelip avucunu yaktığını, sıcaklığın oradan bütün vücuduna yayıldığını hissetti. Nadya'dan sonra karşısına şimdi de bu Şumnulu Yörük kızı çıkmıştı. Yusuf, bir genç kız gibi kızarmış bozarmış halde çaresizce ustasına baktı. Ustası güldü: -Te be Yusuf! Bi kız kömür göndererek haber salmışsa ve o kızhem de Yörük kızıysa bence he demeli, cevap olarak kuru ot göndermeli, yani ben de senin gönül ateşinde, sevdanda yanmağa hazırım, demeli. Yusuf, ustasının cevabıyla hepten şaşırdı: -Ustam. Kızı hiç görmeden, yakınlarım onu iç tanımadan bi kömür göndermeyle, nası he denir. -A benim gönül işlerinden annamaz evladım. Deliorman'da bi genç kızın kömür göndermesinin manasını bilseydin büle konuşmazdın. Kömür göndermek demek, bi defa beni gör eğer beğenirsen yakınlarını gönder, onlar da beğenirse, ömrüm boyunca senin için yanayım, demektir. -Ama ustam. Ben daa evlenmek istemiyorum. Evlenmek pelvanlar için zararlıymış. İsmail Pehlivan güldü: -Çakır gözlüm. Çok yannış bi görüş. Tam tersi, evlenmek pelvanların hem bedeni hem de ruhu için çok faydalıdır. İnsanın, koruyacak ne kadar çok kıymetli varlığı varsa onnar için savaşta o kadar çok gayret eder. Güleş de savaş olduğuna göre. Güllerden bi gülün, özellikle de kömür göndererek karasevdasını bildiren bi gülün, evde yolunu beklediğini bilen pelvan, değil rakibini, Ferhat gibi dağları deler be Yusuf'um. Yusuf, ne yapacağını şaşırmış, nasıl hareket etmesi gerektiğini bilemiyordu: -Ustam, ben şindi napcam, nası hareket etcem? En zorlu rakipleri karşısında bile kılı kıpırdamıyan Yusuf'un telaşlı, çaresiz hali, İsmail Pehlivan'ı tebessüm ettirdi: -Te be kızanım, niçin telaşlanıyorsun, tam tersine sevin? Deliorman'da bütün erkekler bi kızdan güllü mendil içinde kömür alabilmek için canını verirler be. Bi erkek için dünyada kavuşulabilcek en güzel şeydir be. Kömür gönderen kız, hayatım boyunca, benim isteğim yok, senin isteğin var, dimek istiyor. Sen büle bi fırsatı kaçırma. Şu kızcağızı bi gör, biyenirsen, annenler de görsünle ve sonra da büle bi şeye vesile olduğum için bana hayatın boyunca dua et. Yusuf, boynunu büktü: -Te be ustam. Ben, pelvanlığın, bana yüklediği yük altında ezilirken bi de arzun, arzumdur, istedğin istediğim, sevdiğin, sevdiğimdir diyenin dağlar dayanmaz yükünü nasıl omuzlarım? Büle bi yükün, altına giremem. Güleş peşinde bi diyardan ötekine koşarken, bi karasevdalıyı boynu bükük pencere önlerinde koyamam. Gel ustam, bi çare süle de şu mendil sahibine, Şu an evlenemem, dünya ahiret bacımsın manasında bi cevap gönderem. -Evladım. Hayır cevabında kararlı mısın? -Kararlıyım ustam. -Üle olsun be oğlum. Ama ne kaçırdığını bi bilebilsen. Gelelim şimdi. Cevabımızı nası bildirceğimize. DEVAMI VAR