Ustası, Yusuf'un şaşkınlığına güldü: -Te be Yusuf, başaltında güleştirmedim diye hepten de alıklaştın. Güleşçi neye hazırlanır? Tabii ki güleşe. Yusuf, duyduklarına inanamadı: -Hocam şimdi ben başta mı güleşeceğim. Ustası bu sefer seslice güldü: -Ne şaşırıyorsun, tabii ki başta güleşeceksin. Yoksa seni niçin başaltında güleştirmeyeyim. Artık, başaltı sana çok hafif geliyor. Aliço ile karşı karşıya gelme zamanın gelip çatmıştır. Yusuf, rüyada gibiydi hocasının ellerine sarıldı: -Allah razı olsun hocam, ben de güleşemeyeceğim sanmıştım. Ben şimdi Aliço ile mi güleşecceğim. Pomak Osman, Yusuf'un sırtına şamarı indirdi: -Evladım. Rakiplerini yenip sona kalırsan Aliço ile güleşçessin. Ama ilk önce diğer rakiplerini yenmen lazım. -Hocam, rüyada gibiyim. Sülediklerine bir türlü inanamıyorum. Çok birden oldu. -Bilerek büle yaptım be Yusuf. Baştan süleseydim, heyecanlanır, tedirgin olur, Aliço'nun karşısında rahat güleşemezdin. Şimdi sıcaklamasına ne olduğunu anlamadan, sanki rüyada gibi Aliço'nun karşısına çıkacaksın. Şimdi kulağını bana ver. Bugüne kadar Aliço'yu sana çok anlattım. Son olarak bir daha anlatayım. Aliço'yu ne kadar anlatsam azdır. Önceki anlattıklarımı unutma. Aliço'nun hiç acelesi yoktur. Güleşi rakibine yaptırır, onun güreşe girmesini bekle. Aliço'nun çalışmasını, güreş yapmasını sağla. Yaşı elliye dayandı. En önemlisi de son yedi sekiz yıldır, karşısına hiç ciddi rakip çıkmadı. O koca Aliço hamlaştı. Güleşçi için en iyi idman ciddi güreştir. Aliço senelerdir bundan mahrum kaldı. Yaşını da hesaba katarsak, uzayan saatler onun aleyhine olacak. Aranızda 20 yaşa yakın fark var.... Ortalık birden karıştı, Pomak Osman sözlerine devam edemedi. -Afferin Adalı. -Aliço'nun çırağı işte büle olur. -Edirne'nin aslanı. -Aliço'nun vârisi. Adalı Halil, Filipeli Kara Ahmed'i yenerek 1884 yılının başaltı birincisi olmuştu. Başaltı güreşinin sona ermesi üzerine, cazgır Sadık Hoca seslendi: -Başpehlivanlar, Kırkpınar aslanları hazır olsunlar. Başpehlivanlar kazan başına. Başpehlivanlar hazır olsun sözüyle birlikte ortalığı heyecan dalgası kapladı. İşte beklenilen an gelmişti. Ustası Yusuf'u kolundan tuttu: -Hadi bakalım Yusuf. Yüce Mevlam yüzünü kara çıkarmasın. Sülediklerimi unutma. Usta çırak, üzerlerindeki beyaz, uzun gömleği çıkararak birlikte kazan başına doğru yürüdüler. Yusuf'un başa çıkması seyircileri şaşırtmıştı: -Te be bu geçen senenin başaltı birincisi Şumnulu değil mi? -A be Aliço bu sene biraz zorlanacak gibi. -Bu kızan kendini ne sanıyor? Aliço, bunun güreş hayatını bitirir ba! -Üle deme, Çok sağlam pehlivana benziyor. Kazan başına gitmek üzere ayağa kalkan Aliço da, Yusuf'un ustasıyla birlikte kazan başına doğru gittiğini görmüştü. Ve, Yusuf'u çırak olarak alamamanın verdiği kızgınlıkla iyice köpürmüştü > Devamı var