Laf ola, beri gele…

Sayın değerli, sağlam ciğerli, bazen neşeli, bazen kederli, su gibi akan, şimşek gibi çakan, seviyeli mizahtan anlayan, sıkmaya gerek kalmadan zekâ fışkıran muhterem okurlarım. Kalbimin en derin köşesinde, gülsuyu şişesinde saklamış olduğum selamlarımı sunar hürmetler ederken, evvela seni, beni, gemideki dümeni, tarladaki dikeni, dünyada olup biteni, gurbette hasret çekeni, baharı yazı, bahçedeki kazı, erkeği kızı, insandaki nazı yaratan yüce Rabbimden iyi olmanızı dilerim...

 

Malumunuz "ortaya karışık"lar, "kısa kısa" notlar sizden yoğun ilgi görmekte; ve bunların kitaplaştırılması talep edilmekte. Bu yönde çalışmaların başladığını bildirirken ciddiyetimi bozmadan sizden de bu tarz tespitler beklediğimi bildiririm. Ki, "sizden gelenler" olarak ayrı bir bölümde toparlayabileyim. Maille, Instagram mesajıyla gönderebilirsiniz diyor vitesi boşa alıyorum;

 

-Şu "Dolaptaki su şişelerinden kim içti de doldurmadı?!." sezonu ne zaman kapanır tahminen?

 

-Dertlere göğüs gere gere kas yapanlar da olimpiyatlara katılabilsin…

 

-Bazı savunma sanatları; 1- Kung Fu. 2- Muay Thai. 3- Aikido. 4- Ne alakası var ya!

 

-Ülkede tarımı ayakta tutan bir şey varsa o da yeşeren umutlarımız…

 

-Bir aile klasiği olarak ortalığa tansiyon aleti çıkınca herkesin sırayla tansiyonunu tek tek ölçmesi…

 

-“Kız halaya çeker erkek dayıya, ben yine sineye çekerim”ciler birleşelim…

 

-Bugüne kadar annelerin "oraya bak oradadır" dediği hiçbir şeyi "orada" bulamadık. Ama onlar, hep gelip tam olarak da orada bulup gözümüze soktu…

 

-İnternette bir şey izlerken "geçilmeyen reklam" çıkınca trip yapıp "ekrana bakmayanlar", size de selam olsun…

 

-"Duygularımı ve paramı asla kontrol edemiyorum; ikisi de çok gereksiz yerlere gidiyorlar…"cılar, az biraz dikkat gülüm…

 

-Kitap okuma sıralamasında Avrupa sonuncusuymuşuz. Kahveli kitap kapağı ve ayraç fotosu paylaşımında birinciliği kaptırmadığımıza eminim…

 

-“Ben nerede hata yapıyorum?” dedikten sonra akılda oluşan o destansı liste…

 

-Karşımdaki kişi kendini övmeye başlayınca suratında bi yerlerde "reklamı atla" butonu arıyorum…

 

-“Kendi kendime konuşurken araya başkası girince sinirleniyorum…" diyenler el kaldırsın!..

 

-Hani ilkokulda yeni deftere başlarken ilk birkaç sayfaya çok özen gösterirsin sonrasında yavaş yavaş sarpa sarar sonra da iş çığırından çıkar ya, hayatımızı da öyle yaşıyoruz…

 

-Sevgili uzaylılar! Eğer bu mektubumu okuyorsanız beni kaçırınız. Hemen, lütfen! Artık çok bunaldım, yeşil ellerinizden öpüyorum…

Ninem diyor ki; Allah iş kaygısı versin, düş kaygısı vermesin.

 

 

 

Halime Gürbüz'ün önceki yazıları...