Heybeliada Ruhban Okulu

A -
A +

6 Aralık 2009 Pazar günü, Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan ABD ye gitti. Ertesi günü ABD Başkanı Obama ile çok kritik yani, mühim konularda görüşmeler yaptı. Bu görüşmelerin sonunda basına açık bir toplantıda soru cevaplarla açıklamaları dinledik. Türkiye 75 milyon nüfuslu, sanayileşme sürecine girmiş, dünyayı sallayan ekonomik krizden en az hasarla çıkan tek ülke. Üstelik Orta Doğudaki sıcak olaylarda en çok aranan, Afganistan'a asker göndermesi için gözünün içine bakılan, ABD'nin Irak'tan asker çekebilmesi için desteğine ihtiyaç duyulan, dünyanın neresinde bir NATO görevi olsa ilk akla gelen önemli bir devlettir... Yani Orada kapalı kapılar arkasında görüşülecek pek konu vardı. Bütün dünya bu açıklamalara kilitlenmişti. ABD başkanı açıklamalarında Ruhban Okulunun da yakında açılacağını umduğunu söyleyiverdi. Neden? Demek ki o da yukarıda saydığım şeyler kadar önemli idi. Gerçek öyle mi? Hayır. İşte hikâyesi: Heybeliada Ruhban Okulu Bizans'tan bize kalma değil. Okul 1844'te Abdülmecid Han devrinde, padişahın izni ile kurulmuş. 1821'deki Mora Partas İsyanı ve Yunanistan'ın istiklal davası için Ege adalarını kana buladığı dönemler. Ve Osmanlı Hükümdarı, Rum Ortodoksların Patriğinin yetiştirilmesi için bir okul açılmasına izin ve destek verdi. 1821 isyanında o zamanki Fener Ortodoks Rum Patriğinin eli olduğu kesinlik kazandı. Patrik de itiraf etti. Sonra da cezalandırıldı.1844'ten 1971'e kadar bu okul patrik yetiştirdi. Aslında okul Heybeliada'daki Aya Tridia Manastırının bir bölümünde eğreti olarak açılmıştı. 127 senede 900 civarında Rum din adamı yetiştirdi. O dönemde Osmanlı ülkesinde bir milyondan fazla Rum Ortodoks vardı. Bu okul Türk devletinin milli eğitim yasalarına uyamayacağını bildirerek kendi kendini kapattı... Şimdi açacaklarmış.Tabii ki açsınlar. Ama devletin her türlü yasalarına uymak şartıyla!.. ABD'de bir Türk okulu kurulduğunda; ABD yasalarına harfiyen uymakta. Uymazsa açılamaz. Zaten Türkiye'de şu anda Ortodoks Rum mevcudu 2000 kişinin altındadır. Eğer dünyadaki bütün Ortodokslara din adamı yetiştireceğiz derlerse o bile kabul edilebilir. Ama bu ülkenin kanunları var. Hatıra göre iş yapılamaz. 100'den fazla ilahiyat fakültemiz var. Her türlü din adamı yetiştirilebilir. Gelsinler orda okusunlar. Hatta bunlar Prof. da olabilirler...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.