Çok kazanmak, rızkı arttırmaz. Rızık, mukadderdir. Rızık, maaşa, mala, çalışmaya bağlı değildir. Böyle olmakla berâber, çalışmak lâzımdır. Çünkü, ef'âl-i ilâhiyye, sebepler altında tecellî eder. Âdet-i ilâhiyye böyledir. Fakat, bâzan, denenilen sebep elde edilir de, fiil hâsıl olmıyabilir. Yâhut, sebepsiz de, hâsıl olabilir. Hadis-i şerifte, "İnsanın yediklerinin en hayrlısı, iyisi, bileği ile kazanıp yediğidir. Allahü teâlânın Peygamberi Dâvud elinin emeği ile kazanıp yerdi". buyuruldu. İmam-ı Gazali hazretleri buyurdu ki: Mal müminin yardımcısıdır. Çalışınız, helâl kazanınız! Öyle bir zamanda bulunuyorsunuz ki, muhtaç olursanız, dîninizi verip alırsınız. Dîni verip de yememek için, alın teri ile yemelidir. Hadis-i şerifte, "Elinin emeği, alnının teri ile yi, dînini satıp yeme!" buyuruldu. Bir hadis-i şerifte, "Helâle, harama dikkat ederek çalışıp kazanan kimseyi, Allahü teâlâ çok sever". Başka bir hadis-i şerifte, "Bir dirhem gümüş kıymetinde haram alan kimseyi, yirmibeşbin sene Cehennemde bırakacaklardır" buyuruldu. Fıkıh kitaplarında, "Açlıktan ölmek üzere olan kimse, ölmüş köpek ile başkasına âid koyun eti bulsa, ikisi de haram ise de, başkasının malını yemeyip, köpeği yemesi lâzımdır. Köpek yok ise, başkasının malını, ölmiyecek kadar yiyebilir". Bir hadis-i şerifte ki, "Bir zaman gelecek ki, insanlar, yalnız malın, paranın gelmesini düşünüp, helâlini, haramını düşünmiyecekler" buyuruldu O hâlde, bir müslüman, her aldığını, helâl mi, haram mı düşünmeli, haram ise almamalıdır. İnsan, kazandığına kanaat etmeli, Allahü teâlânın taksîmine râzı olmalıdır. "Kanaat eden doyar" buyuruldu. Allahü teâlâ, beş şeyi, beş şey içine koymuştur. Bu beş şeyi alan, içindekine kavuşur: İzzeti, şerefi, ibâdete; zilleti, sefâleti, günaha; ilmi, hikmeti, çok yememeye; heybeti, îtibarı, gece namaz kılmaya; zenginliği, kimseye muhtaç olmamağı da, kanaate tâbi kılmıştır. > Tel: 0 212 - 454 38 21 www.mehmetoruc.com e-mail: mehmet.oruc@tg.com.tr