Şaşılan iki kısım insan!

A -
A +

İslam büyüklerinin örnek ahlâkından biri de, dünyaya sevgi ve şehvetle değil, ibretle bakmalarıydı. Evet, Allah adamları, dünyadan hep bu ahlâk ve ahval üzerinde göçmüşlerdir. Ahmed bin Harb buyurdu ki: "Yeryüzü iki kimseye hayret eder. Biri, yatacağı yeri güzelce döşeyip yumuşak yatağını seren kimsedir. Yeryüzü ona kendi hal lisanı ile der ki: Ey âdemoğlu! Bu nazik bedenin, bende yataksız olarak uzun müddet kalacak ve sonunda çürüyecektir. Neden bunu hiç düşünmezsin? Diğeri ise, ufak bir yer parçası yüzünden kardeşi ile hasımlık ve düşmanlık güden kimsedir. Yeryüzü yine kendi hal lisanı ile ona da der ki: Ey insan! Bu yerlerin önceki sahipleri nerede? Evet, bu yerlere önce malik olanlar şimdi nerede? Bir düşün!.." Mâlik bin Dinar buyurdu ki: "Kimin gözü ve gönlü, şu fâni hayattan öbür baki hayat hakkında iyi bir ibret dersi almamış ise, bilin ki o adamın kalbi perdeli, ameli de azdır..." Ömer bin Abdülaziz derdi ki: "Yâ Rab! Biz dünyada güneşin sıcağına dayanamazken, cehennemin hararetine nasıl dayanalım!.." Bir gün, Sa'd bin Ebî Vakkâs, Peygamber efendimizin yanına gelir. Peygamber efendimiz, "Yâ Sa'd, nerede idin?" diye sorar. Sa'd, "Yâ Resulallâh! Mide ve nefislerinin lezzetlerinden başka bir düşünceleri bulunmayan bir topluluğun yanında idim" der. Bunun üzerine Peygamber efendimiz şöyle buyururlar: "Ey Sa'd, sana bundan daha garip olanını haber vereyim mi?" Sa'd, "Evet yâ Resûlallah!" Peygamber efendimiz de; "Daha garip olanı şudur: Bir kimse, senin o toplulukta gördüklerin misâli, bir kısım insanların hâlini kötü bildiği halde, kalkıp onların hâlleriyle hallenmesidir!" buyurmuşlardır. Bazı kimseler, Hâtem'ül-Esam'dan "Bizden biri, ne zaman ve nasıl dünyaya ibret gözü ile bakanlardan olabilir?" diye sormuşlar. O da, şu cevabı vermiş: "Dünyada her şeyin sonunun harap, her şahsın gideceği yerin de türab (toprak) olduğunu gördüğü zaman! Bir kimsenin evinden veya yakınından bir cenaze çıkar da o kimse bundan ibret almazsa, ona, ne ilmin, ne hikmetin, ne de vaaz ve nasihatin bir faydası dokunur!.." Tel: 0 212 - 454 38 21 www.mehmetoruc.com e-mail: mehmet.oruc@tg.com.tr

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.