Dayımın korsan gözlüğü! :)

A -
A +

İyileşti, şükürler olsun. Arabasıyla camiye, kasap dükkânına gidebiliyor. Fakat geçen sene ciddi bir "varta" atlatmıştı Hüsnü dayım: Bir gece, bir yanı tutmaz oluyor! Hemen hastaneye götürüyorlar, durumu ciddi; yatırıyorlar... Gördüğümde eve gelmişti. Gözünün tekindeyse siyah bir korsan gözlüğü... "Bu ne dayı" diye sorunca, parmaklarıyla gözlerini işaret edip: "Birbirinden haberi yok bunların, dedi. Ayrı ayrı görüyorlar!.." :) * Hasta ya; kalabalık olunca başı götürmüyor. Ne yapacak? Siyah korsan gözlüğünü takıveriyor, hoop; odadaki on kişi, beşe iniyor! :) Sonra tekrar gittim; biraz daha kendine gelmişti. Yere oturmuş, çekyatın üstüne gazetesini sermiş, okuyor. Hasta, hoş, felçli veya tek gözlü fark etmez illaki Türkiye Gazetesi okunacak! Gözlük ise hâlâ gözünde; "takmayınca yazıları iki tane görüyorum" diyor... Bir gün de yemeğini getiriyorlar. Yanına salata da yapmışlar, üzerine zeytin de koymuşlar. Perhizde ya, tuzlu yasak! Dayımın canı da nasıl zeytin çekiyor. Hemen alıp atıyor ağzına, ohhh, leziz... İkinci lokmayla ikinci zeytini de yiyecek ama yok zeytin! "Salatayı alırken düşürmüşüm" diyor. Tepsinin içine bakıyor, yok. Yerlere bakıyor, yok. Yengem geliyor: "Zeytini düşürdüm, çok da canım istemişti" diyor. Birlikte arıyorlar ama zeytin gene yok... Sonunda gelin anlıyor durumu, diyor ki kapıdan: "Yahu aramayın, ben bir tane zeytin koymuştum salatanın ortasına. Babam gene çift görmüş!" :) * Hastalığının sebebini de anlatıyor dayım. Diyor ki: "Bir sene evvel, doktora gittim. Bana ilaç verdi. Onu aldım, gömleğimin şu cebine koydum, bir sene geçti iyileşemedim!.. Öğrendim artık: Demek ki o ilacı "içmem de" gerekiyormuş! Dayım kendi haline, ben de kendi halimize gülüyorum: Kitap alıyoruz, rafa koyuyoruz; ama öğrenmiyoruz! Neden acaba?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.