"Yıkacağım. Varsın beni kötü adam bilsinler. Yıkacağım, kararlıyım. İstanbul, modern Türkiye için önemli bir basamak ve önemli bir anahtar. İstanbul, Türkiye'yi ayağa kaldıracak yerel anlayışın merkezi olmalı..." u sözler İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'a ait... Ve seçildiği günden bugüne en önemli icraatını, yukarıdaki sözleri sarfederek gerçekleştirdi diye düşünüyor ve tebrik ediyorum... "Vaziyeti idare etmek" en kolay yaptığımız iş ve vaziyeti idare ederken, vaziyetin nimetlerini sonuna kadar kullanmak... İşte bunun ortadan kalkması, gözü kara ve kararlı yöneticilerin sesinin çıkması gerekiyor. Ve biz sessiz yığınların da, bu cesaretin arkasında dimdik durması... İstanbul'un taşına toprağına babasının malı gibi saldıranlara ve sahiplenenlere birilerinin "dur" demesi gerekiyor. Ama yıkarken, yapılmasına göz yumanları da bulup çıkarmak, hesabını sormak dürüst yöneticinin boynuna borçtur. Allahü teala "ilmi isteyene veririm, malı istediğime" buyuruyor. Bu buyruk her varlıklının varlığını hak ettiği anlamına da gelmiyor tabii. Başta İstanbul'un ve sonra tüm ülkenin sırtından haksız yere zengin olanların, değerlerin yerli yerine oturmasıyla cascavlak ortada kalacaklarına ve kendilerini kendilerinin de "suçlu" ilan edeceklerine inanıyorum. Başkan Topbaş'ın sözleri, "değer"lere "değer" verme arzusunun tezahürüdür. Kanunsuzluk yıkılmalıdır. Bedeli ne olursa olsun... İşgalciler sonuca katlanmalı, İstanbul'a bulaştırdıkları pislik temizlenmelidir. Boğaz manzaralı gecekondular, kaçak villa ve binalar, milletin sırtından edinilmiş haksız kazançlar bitmelidir. En küçük olayda bu kanunsuzların sesi çıkmakta ve feryat etmekte, gündemi ve komuoyunu yanıltmaktadırlar. Halbuki, çoğunluk dürüsttür ve sesi çıkmamaktadır. Ama eğer bir erkek adam çıkar da, "kanunsuzluğu yıkacağım" derse ve hatta böyle dediği için "kötü adam" olmayı göze alırsa, o zaman biz de çıkıp "Hayır kötü adam olmazsın. Tarihe hayırla yâd edilecek bir yönetici olarak geçersin. İstanbul'dan ve İstanbulludan dua alırsın" deriz ve demeliyiz. Onun için Başkan Topbaş'ın beyanı önemlidir. Arkasında bu tavırda bir hükümet olduğu için de, ayrıca cesaret ve ümit vericidir. Yıkın... İstanbul'un yıkılmaya ihtiyacı var... İğreti ve "haksız-hukuksuz" İstanbul yıkılmalıdır. O zaman gerçek İstanbul'a kavuşacağız... ..... (723. Ertuğrul Gaziyi Anma ve Söğüt Şenlikleri bu hafta sonu gerçekleştiriliyor. Yediyüzyirmiüç... Birkaç kez tekrarlayın ve hissetmeye çalışın... Biz gerçekten enteresan bir milletiz. Yukarıda İstanbul'un talanıyla ilgili karanlık durumumuz, burada ise genlerimizdeki ışıklı taraf... Maya sağlam... Her şeye rağmen... Biz hâlâ, yani 723 yıldır, Ertuğrul Gaziyi anıyorsak, hayırla yadediyorsak, Topbaş hiç korkmasın. Doğru bildiği yoldan şaşmasın... Bu millet doğru ile yanlışı ayırt edip, doğruyu yaşatmasını biliyor...)