İstanbul'un gürültüsünden kaçtı, işinin patronu oldu

A -
A +
İstanbul'un gürültüsünden kaçtı, işinin patronu olduSemih Dinler, fabrikalarından şu anda ayda 50 bin ilâ 250 bin adet arasında üretim yapacak bir ka- pasiteye ulaştıklarını söyledi. Büyükşehirlerde yaşayan binlerce insanın hayalidir Güney'e yerleşmek. Büyükşehirin trafiğinden, karmaşasından kaçarak sakin bir hayat sürüp bahçede ürün yetiştirmek. Neylan ve Semih Dinler çifti de bu hayali gerçeğe dönüştürenlerden ama bir farkla. İstanbul'dan Göcek'e yerleşen çift burada hobi olarak başladıkları organik üretimle Türkiye'nin ilk organik kozmetik firmasının sahibi oldular. Kendisi tekne aksesuarları pazarlaması yapan, eşi de tekstil ve basın yayın sektöründe çalışan Semih Dinler, "İkimiz de İstanbul'un gürültü ve karmaşasından bunalmış, çocuklarımız ve kendimiz için daha sakin bir yerde yaşamanın hayalini kurmaya başlamıştık. Bir süre sonra bunu gerçekleştirmeye karar verdik. Daha önce arkadaşlarımızın yerleştiği Göcek'in Gökçeovacık köyünde bir arazi alıp yerleştikten sonra organik üretim yapmaya başladık" dedi. Dinler bugüne gelmelerinin öyküsünü ise şöyle anlattı: "Arazide tıbbi bitkiler ve yöreye uygun değişik otlar yetiştirmeyi denedik. O sırada yörede zeytinyağı fabrikasının eksikliğini fark ettik ve yöre halkının zeytinini sıkmak için zeytin yağı fabrikası kurduk. Zeytinyağını diğer yağlar takip etti, esansiyel yağlar elde etmeye başladık. Bu arada öz yağların kullanımında gereken taşıyıcı yağların eksikliğini fark ettik ve tohumlardan elde edilen yağları üretmeye başladık, susam yağı, ayçiçek yağı, fındık yağı, ceviz yağı gibi... Bir anda 35 çeşit yağa ulaştık. Bunun yanı sıra eşimin yaptığı reçeller, pekmez gibi bazı ürünlerin de satışına başladık." İş hızla amatörlükten çıkıp sanayileşmeye başlarken Dinler, İstanbul'da bir fabrika kurmaya karar verir. Bu arada pek çok firma da bu fabrikalarda üretilen yağları kullanmaya başlar. Hal böyle olunca Türkiye'nin organik ilk kozmetik markası Rareblossom'un doğduğunu belirten Dinler, "Biz hem gıda hem de kozmetik ürünlerimizde, bağımsız bir kurum olan ve dünya organik kozmetik sertifikasyonunda oldukça geniş bir paya sahip olan Fransız Ecocert Greenlife sertifika kuruluşu ile çalışıyoruz. Sertifikalı organik kozmetik yapmak için sadece organik hammadde kullanmak yetmiyor; bu ürünleri yaptığınız fabrikanın da organik sahip olması gerekiyor. Bizim, kozmetikte organik sertifikayı alabilmemiz 23 ayda mümkün olabildi" diye konuştu. 63 çeşit organik ürün Markalarının 9 ana gruptan oluştuğunu bildiren Semih Dinler, "Yüz bakımı, el, ayak, vücut, saç, güneş, bebek, erkek ve özel bakım serisinden oluşuyor ve toplam 63 çeşit?sertifikalı organik ürünümüz bulunuyor. Bu aynı zamanda Avrupa'nın en geniş sertifikalı organik yelpazelerinden biri. 140'dan fazla farklı hammadde kullanıyoruz" dedi. Dinler, yurt dışına da açılmaya başladıklarını aktararak, "İlk ihracatımızı mayıs ayında Fransa'ya gerçekleştirdik. Katıldığımız kozmetik fuarı sonucunda Uzak Doğu ve Avrupa'nın da yer aldığı 41 ülkeden talep geldi. Almanya ile distribütörlük anlaşması yaptık. İtalya'da bir solaryum merkezi zinciri de önümüzdeki yaz Rareblossom güneş ürünlerini satışa sunacak. Orta Doğu ülkeleri ile de görüşmelerimiz devam ediyor" diye konuştu. İstanbul'un gürültüsünden kaçtı, işinin patronu olduBin liralık kredi ile evde kendi işlerini kuruyorlar Kadınlar aldıkları bin TL kredi ile evlerini atölyeye, lokantaya, manava çeviriyor. Adana'da mikro kredi şubelerinden kredi alan ev kadınları, kendi işlerini kurarak adeta hayatlarını değiştiriyor. Kimi evini lokantaya veya atölyeye, kimisi de bahçesini manava çevirerek kendi ayakları üzerinde durmaya çalışıyor. 11 ay önce Adana'nın merkez ilçesi Sarıçam'da açılan mikro kredi şubesi de bunlardan biri. Sarıçam Mikro Kredi Şubesi Başkanı Asuman Dilleç, 11 ay içinde Sarıçamlı kadınların önemli bir mesafe kat ettiğini belirterek, "Tam 175 ev kadınına bin TL'den başlamak kaydıyla kredi verdik. Şu anda 35 kadın, kredi almak için sırada bekliyor. Toplam 162 bin 600 TL'lik kredi dağıtıldı. Kredi alan kadınlar, kendi işlerini kurup, söz konusu kredileri haftalık 25 TL olarak geri ödüyor" dedi. Kadınların kendi ayakları üzerinde durabilmesi için bütün Sarıçam'ı tek tek gezdiklerini anlatan Dilleç, "Bizim verdiğimiz krediler öyle çok büyük rakamlar değil. Ancak kadınlar aldıkları bin TL kredi ile evlerini atölyeye, lokantaya, bahçelerini manav dükkanına çeviren kadınlarımız var. Bunlar bizden aldıklar krediler sayesinde üretip para kazanıyor. Kazandığı para ile pazar harçlığını çıkarıyor, çocuğuna okul harçlığı veriyor. Bu sayede hem kadının erkeğe bağımlılığı azalıyor, hemde para nedeniyle evden çıkan huzursuzlukta ortadan kalkıyor" diye konuştu. "SAFECARD KOBİM" DENİZBANK, bütün kartları sigortalıyor CPP ve Denizbank iş birliğiyle geliştirilen, AXA Sigorta güvencesiyle sunulan "Safecard KOBİM", hem ticari hem de şahsi kartları dünyanın neresinde olursa olsun koruma altına alıyor. Yapılan açıklamada, AXA Sigorta güvencesiyle sunulan Safecard KOBİM adlı yeni ürünün, Türkiye'de kart koruma ürünleri ile tanınan İngiltere merkezli CPP firması ile, KOBİ Bankacılığı alanında uygulamalarıyla tanınan Denizbank tarafından geliştirildiği belirtildi. Safecard KOBİM, aynı şirketten maksimum 5 kişiye ait hem ticari hem de şahsi kartları çalınma ve kaybolmaya karşı teminat altına alırken, limitsiz ve ücretsiz asistans hizmetleriyle de kişilerin hayatlarını kesintisiz devam ettirebileceği bir güvence sunuyor. Açıklamada, "Safecard KOBİM'i tercih eden KOBİ'ler ve çalışanları, dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar 7 gün 24 saat tek bir numaradan kayıp-çalıntı bildirimi yapabilecek'' ifadeleri yer aldı. 1 MİLYON EUROLUK SATIŞ Koyun bağırsağıyla ihracatçı oldu Türkiye'de kullanım alanı kısıtlı bir çok ürün ihracat malzemesi olurken çok sayıda firmaya da yurt dışının kapısını açıyor. Bu ürünlerden birisi de koyun bağırsağı. Yıllardır koyun bağırsağını Avrupa'ya ihraç ettiklerini belirten Adanalı Elif Gıda'nın sahibi Nurullah Eskitütüncü, "Üç kuşaktır bu işi yapıyoruz. Bağırsak tüm dünyada sosisin dış kaplama malzemesi olarak kullanılıyor. Sosis kaplama ve koruma malzemesi olarak yüzyıllardır kullanılan bağırsak, dünyada ağırlıklı olarak domuz, koyun ve sığırdan elde ediliyor. Türkiye'de ise yoğun olarak koyun bağırsağı kullanılıyor. Koyundan çıkan bağırsağın uzunluğu 25-30 metre civarında. Türkiye'de bağırsağın kullanılmaması için herhangi bir kısıtlama yok ancak iç piyasamızdaki sosis üreticileri plastikten üretilmiş olan suni zarları tercih ediyor. Bu sebepten dolayı koyun bağırsaklarının önemli bir bölümü yurtdışına ihraç ediliyor" dedi. Bir çok Avrupa ülkesine koyun bağırsağı sattıklarını anlatan Eskitütüncü, yıllık yaklaşık 1 milyon euro civarında ihracat yaptıklarını söyledi.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.