Bu bir ihbardır...

A -
A +

Merhaba, Avrupa yolundaki en keskin virajı geçen Türkiye, şimdi de AB kriterlerini uygulamaya geçirmek için çaba sarfedecek. Şimdi bütün sektörler, kendi bünyesinde aynı muhakemeyi yaparak yanlışlarını tespit ve tashih etmelidir. Sarfedilen gayretler böylece anlam kazanacaktır ki, o noktadan itibaren AB'ye üye olmanın veya olmamanın da bir anlamı kalmayacaktır. Bu 'yeniden başlama'ya en fazla ihtiyacı olanlardan biri de basın camiasıdır. En tehlikeli hastalık, hasta olduğunu kabul etmemektir ve maalesef medyamız yıllardır bu derde müpteladır. Herkesi düzeltmekle meşgul olan medya, kangren olan hastalıklarıyla ilgilenmeye fırsat bulamamıştır. Bir örnek... Bunlardan birini geçen hafta Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik dile getirdi. Çuvaldızı elinden bırakmasa da kendine iğne batırmaktan pek hoşlanmayan medyamızda yer almayan bu önemli değerlendirme şöyleydi: Gazetelerin 3. sayfaları sakatatçı dükkanı gibi... Bu tür haberler toplumda sosyal yaralar açıyor. Bir zamanlar 'çok okunuyor' diye sık kullanılan intihar haberlerinin intiharı artırdığı tespit edildi. Şimdi yasaklandı ve intihar olaylarında önemli düşüşler kaydedildi. Bu konularda medyaya çok önemli görevler düşüyor... Yukarıda bahsedilen intihar olayı gibi bir konuda getirilen haber yasağı medyanın en büyük ayıbıdır. Zira, meslektaşlarımız azıcık da kendilerine zaman ayırıp, sorumsuz insanlar için geçerli olan 'yasak'a muhatap olmadan bu yanlışları tespit edip kendileri düzeltmeliydi. Etkisi kesindir Sayın bakanı kutlamak gerekir. Doğrudan medyayı eleştiren bu tür doğruları herkes dile getirmiyor. Gazetelerin 3. sayfaları -vitrini hesaba katmazsanız- en çok okunan en kıymetli bölümdür. Burayı, insanlara olumsuz davranışları telkin eden 'haber'lere ayırmanın mantığı nedir? "Kırık karne intihar ettirdi" başlığını okuyan yüzlerce yavrumuz, karnesinde zayıf görünce -bir mecburi istikametmiş gibi- aynı akıbete düçar olmuştur. Daha nice dramların altında bu 3. sayfa şartlanmaları yatmaktadır. İşte size toplu suça teşvik ihbarı... Yöneticiler bunları iyi biliyor ama 'madde bağımlıları' gibi terk edemiyor. Biz, arkadaşlarımızla birlikte yıllar önce aynı muhasebeyi yaptık ve bu 'teamül batağı'nı kendi irademizle terk ettik. Aynen sayın Çelik 'in dediği gibi 3. sayfamızı, hatta bütün gazetemizi millete faydalı olacak şeylere ayırıyoruz. Medyanın müzmin müptelalarını da umarız AB taraması kurtarır. Bizden haberler * İstihbarat Müdürümüz Osman Sağırlı üçüncü defa baba oldu. Hafsa Esma'ya "Hoş geldin" diyor, ağabeyliği perçinlenen Mehmet Talha ile ablalığa terfi eden Emine Tuba'yı ve bütün aileyi kutluyoruz. * Spor Servisimiz'den Cahit Eroğul, Erzincan'dan Turgut Yenice'nin yeğeni Fatma Yılmaz ile nişanlandı. Gençlerimizi kutluyor, 'düğün' haberini bekliyoruz. * İhlas personelinden Kemal Arkun'un babası vefat etti. Roman tefrikalarımızdan da tanıdığınız Kemal ağabeye taziyelerimizi sunuyor, İstanbul Eyüp Mezarlığı'na defnedilen Durmuş Arkun'un mekanının cennet olmasını diliyoruz. * İhlas Magazin Grubu'ndan Eren Aydın, Kazım Gündoğdu'nun kızı Gülşah ile evlendi. Yeni çifti kutluyor, mutluluklarının devamını temenni ediyoruz. * Yakalandığı amansız hastalıktan kurtulamayarak genç yaşta aramızdan ayrılan Ramazan Çoldur'un ailesine ve yakınlarına taziyelerimizi arz ediyor, sabırlar diliyoruz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.