Bu yasak, bizzat medyanın eseri...

A -
A +

Merhaba, Medyamız bir nev'i 'müptela sendromu' yaşıyor... Erotizm, fuhuş, intihar ve cinayet haberlerini, renkli sayfalarda ve ekranlarda çarşaf çarşaf yayınlamanın, hiç kimseye faydası olmayacağını medya yöneticileri de biliyor ve söylüyor ama aynen devam etmekten de geri durmuyor! Bazı meslektaşlarımız hemen o bildik kısır döngüyü ortaya atıyor: "Okuyucu ve izleyici böyle istiyor" Ama aslında bu savunma kendilerini de tatmin etmiyor. İşte ilke, işte sonuç Sadece intihar haberlerini 'özendirici' şekilde yayınlamama konusunda oluşan sınırlı konsensusun bile bu olayları ne kadar azalttığının farkında mısınız? Zira, karnesi kırık olan bir öğrencinin intiharını abartılı biçimde sayfalara taşımanın, aynı durumdaki diğer öğrencilere de 'mecburî istikamet' etkisi yaptığını hiç düşündük mü acaba? 'Mezbahane'ye dönen '3. sayfalar'ın 'hikmetleri'ni hangi meslektaşımız sıralayabilir? Okuyucu görüşü gerçekten bir anlam ifade ediyorsa, bizim, 'kan'dan arındırılmış 'alternatif' 3. sayfamızın çok beğenildiğini hemen ifade edelim. Aksini savunarak kendi okuyucusuna 'vampir' muamelesi yapacak bir gazete olabilir mi?.. Yani, ifade etmeye çalıştığımız gerçek şu: 'Topluma hitap etme' sorumluluğunu üzerine alan her medya yöneticisinin kayıtsız kalamayacağı bazı 'asgari müşterekler' tavizsiz uygulanmalıdır. Şimdi ne oldu!.. Bu kuralsızlığın bizi nereye götüreceğini, İstanbul'da yaşanan seri vahşetler sonrasında bir kere daha gördük. Bazı TV kanalları ve gazeteler, yaptıkları 'sorumsuz' yayıncılıkla; dehşet ve paniği artırarak -istemeyerek de olsa- teröristlerin ekmeğine yağ sürdüler. Acaba, Amerikan medyasının 'özgürlük'ten yana bir sıkıntısı mı var ki, 11 Eylül'den; dumanlar arasında kaybolan iki kuleden başka bir şey hatırlamıyoruz. İşte eseriniz! Sonunda ne oldu?.. "Siz kendinizi kontrol etmekten aciz iseniz biz yaparız" dediler ve uygulanması mümkün olmayan bir "Yayın yasağı" tebligatını elimize tutuşturuverdiler. Daha da kötüsü, 'fotokopi saldırı'nın vebalini de bize yüklediler. Biz, yayınlarımızda 'kılı kırk yarıyoruz' ama yetmiyor. Gelin arkadaşlar, kendimize bir iyilik yapalım ve kendi yasaklarımızı kendimiz belirleyelim. Bizden Haberler * Ramazan'ın en mübarek gününde vefat eden New York Temsilcimiz Musa Korkmaz ağabeyin makamının âli olmasını diler, yakınlarına ve bütün İhlas ailesine taziyelerimizi sunarız. * Haber Merkezimiz'den Mehmet Gel'in, heyecanla beklediği 'yolcu' nihayet teşrif etti. Ahmet Enes adı verilen 'kıymetli' bebeğe uzun ömürler diler, Gel ve Çetinkaya ailelerini kutlarız. * Yazarımız Osman Ünlü dede oldu. Magazin Grubumuzun Genel Yayın Yönetmenliği'ni yürüten Ahmet Kızıl'ın minik oğlu Talha'ya "Hoş geldin" der, Osmaneyn dedelere ve diğer yakınlara tebriklerimizi sunarız. * Arkadaşımız Abdülkadir Önger ve Osman Nuri Önger'in babası vefat etti. 'Mağfiret' müjdesine muhatap olan Abdurrahman amcayı 'gıpta'yla uğurlar, Önger ailesine baş sağlığı dileriz. * Huzur Kargo'nun tecrübeli 'kaptan'larından Yusuf Özbilenler'in kızı Gülsüm, Ali Gümüşçü ile evlendi. Genç çifti kutlar, mutluluklarının daim olmasını temenni ederiz. * İHA Bursa Bölge Müdürü İrfan Altıkardeş'in bir oğlu daha oldu. Minik Mehmet'e uzun ömürler diler, 'genç ağabey' Ahmet başta olmak üzere bütün aileyi kutlarız.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.