Konuşanlar anlaşıyor

A -
A +

Merhaba, Değişmeyen gündem ekonomik krizin yanı sıra; "Bakanlığa baskın"dan, "AK Parti'ye çifte şok"a kadar değişik gelişmelerle geçen hafta, Türkiye için büyük bir kayıp olan "Şok cinayet"le kapandı...  Günler öncesinden hakkında değerlendirmeler yapılan, senaryolar yazılan önemli bir gelişme de Salı günü gerçekleşen MGK idi. Ancak; 'kurgucu'ların beklediği gibi bir sivil-asker tartışması yaşanmadığı için, toplantı ve alınan kararlar medyadaki varlığını bir günden fazla sürdüremedi. Asıl kriz... ANAP lideri Mesut Yılmaz'ın, kongrede ortaya attığı 'ulusal güvenlik' konusu üzerine başlayan ve hızla tırmanan krizin en yoğun günleriydi... 10 Ağustos nüshamızda yer alan "Konuşalım" manşeti, aslında toplumun ve ülkenin de en büyük ihtiyacını ortaya koyuyordu. "Zaten konuşmaktan başka ne yapıyorlar ki?.." diyebilirsiniz, ama bizim kastettiğimiz o 'boş' konuşmalar değil...  Devletin en önemli kurumları arasında bir görüş ayrılığı yaşanıyor. Taraflar fikirlerini; 'Yangına körükle giden' bir anlayışla meseleye yaklaşan medya aracılığıyla birbirine ulaştırıyor ve vasıtalı tartışma ilerledikçe, ülke menfaatleri yerine farklı kriterler belirleyici unsur olmaya başlıyor. 'Herkesin mutlu olduğu, kalkınmış bir Türkiye' ortak hedef olduğuna göre, farklı 'yol haritaları'nı masaya yatırıp, en isabetli olanı seçmekten daha kolay ne olabilir. "Bu konu MGK'da defalarca konuşuldu ama bir sonuca ulaşılamadı" sözleri izaha muhtaçtır. Zira ön şartsız başlanan ve nihai hedefleri aynı insanların uzlaşamaması mümkün değildir. Yine de zor oldu Tarafların ilk defa bir araya geleceği ve en sağlıklı 'çözüm ortamı' olan MGK öncesi, bizzat Başbakan'ın, yardımcısı Yılmaz'a, "Lütfen konuyu gündeme getirerek yeni bir krize yol açma" ricasında bulunması, 'konuşabilme'nin; çok kolay ele geçebilen bir imkan olmadığını açıkça ortaya koyuyor. Ancak sayın Ecevit'in bütün 'önlem'lerine rağmen 'ulusal güvenlik' konusu MGK'da konuşuldu. Peki ne oldu?.. Ne tartışma çıktı ne de çatışma. Konuştular ve anlaştılar. Böylece; sadece Türkiye'nin güçlenmesini istemeyenlerin ekmeğine yağ süren gerginlik de son bulmuş oldu. Tartışma konusu olan "Ulusal güvenlikte uzlaşma" sonuç bildirisine de yansıdı. Örnek olsun... 'Evden iş yerine, partiden Meclis'e kadar toplumun her kesiminde; ne kadar derin fikir ayrılığı olursa olsun, bulunacak ortak bir zeminde karşılıklı iyi niyetle konuşabildiğimiz ve anlaşabildiğimiz zaman, gelişmiş bir ülkede yaşadığımıza inanabilirsiniz. Ama; kimse yıllar önce konuştuğu sözlerin hesabını verme endişesi yaşamamalı.  Mutlu haftalar...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.