Medyamız zor alışacak...

Merhaba, Cuma günü yürürlüğe girecek olan yeni Türk Ceza Kanunu, birçok alanda suç tarifini ve müeyyidesini yeniden düzenliyor. Daha çok medya ile ilgili bölümleriyle tartışılan kanun, kendisini tam olarak tanıtma imkanı bulamadı. Medyanın bu kadar eleştirmesinin sebebi, şimdiye kadar uygulanan bütün kuralların -daha doğrusu kuralsızlıkların- sona ermesi, yeni kanunla birlikte gazetecilikte yepyeni bir hayatın başlamasıdır. Buraya nasıl gelindi? 'Sansür'den şikayet edenler hiç eksik olmasa da Türkiye'deki basın mensuplarına tanınan imtiyazlar, birçok gelişmiş ülkedeki gazetecileri kıskandıracak seviyedeydi. Ancak, 'fütursuzluk' ile 'bilgi edinme hakkı'nı, 'sorumsuzluk' ile 'basın özgürlüğü'nü birbirinden ayıramayan bazı gazeteciler, yeni yasaklara davetiye çıkardılar. Görevinden kaynaklanan imtiyazları şahsına mal ederek, kendisini herkesin üzerinde gören meslektaşlarımız, başkalarını sigaya çekmekten, kendine bakmaya fırsat bulamadı. Üç gün önce eline teyp alan bir arkadaşımız(!), önüne gelen herkesi kıyasıya sorguluyabiliyordu. Genç bir meslektaşımız, ihtisas konusu bir haberi, mütehassıslarına danışma ihtiyacı duymadan çalakalem yazıyor, bir gün doktor, bir gün hukukçu, bir gün mühendis, başka bir gün de kimyacı oluyordu. Bu tür 'yanlış' haberler birçok insanın canını yakıyordu. Peki, her gün bir başka aksaklığın düzeltilmesi için "ilgilileri göreve davet eden" 'çok bilen' gazeteciler, bir gün kendisine de sıra geleceğini düşünemedi mi? ? Biz zaten uyguluyorduk Avrupa ve ABD'de basın özgürlüğünün bizden daha az olduğunu zannetmiyorum. Ama oralarda yayınlanan gazetelerde uygun olmayan kanlı ve cesetli görüntüler, insanları yaşarken öldüren yanlış haberler ve hakaretamiz sözler görmüyoruz. Bize göre bu fark, gazetecilerin mesleğine ve okuyucusuna saygılı olması veya olmaması ile otokontrol yapması veya yapmamasından kaynaklanıyor. Bugüne kadar, bu çürümüşlüğü tespit ederek, ilkeli ve sorumluluk taşıyan bir medya sektörü için gayret sarfetmeyen basın meslek kuruluşlarının şimdiki çığlıkları hem anlamsız hem de faydasız. Feryatlarımızı duymayan meslektaşlarımız şimdi gereğini buluyor ama bu arada 'kuru'nun yanında 'yaş' da yanıyor. Zira, yeni dönemde 'suç' kapsamına girerek hapis cezası gerektiren yayınlar, bizim sayfalarımızda yıllardır yer bulamıyor. Ama ne yazık ki, medyada 'sıkı yönetim ilanı' anlamına gelen yeni TCK, kimseye istisna olma hakkı tanımıyor. Neyse, diğer gazetelerin alışmakta çok zorlanacağı bu yeni yayın ilkeleri bize hiç yabancı gelmiyor. Bizden Haberler * Teknik Servis'ten Ender Gündüz baba oldu. Ender-Gülçin Gündüz çiftini tebrik eder, Burak Arda ismi verilen yavruya hayırlı uzun ömürler dileriz. * Yenibosna büromuzdan Mehmet Yardım'ın oğlu oldu. Emirhan'a uzun ömürler diler, Şemi-Mehmet çiftini kutlarız. * İHA, Mali İşler elemanlarından Mehmet Kale, oğlunun doğumunu herkese müjdeliyor. Kale çiftini ve diğer yakınlarını tebrik eder, Fehim'e uzun ömürler dileriz. * İhlas ailesinin kıdemli üyelerinden Rıfat Külte'nin kızı Nihal, Bursa'nın önde gelen ailelerinden Mümin Altın'ın oğlu Serdar ile evlendi. Genç kardeşlerimize mutluluklar diler, yakınlarını kutlarız. * Arkadaşımız İbrahim Varol'un babası Hasan Varol Manisa'da vefat etti. * İhlas Marmara Evleri Güvenliği'nden Seyfettin Köksal da annesini kaybetti. Aramızdan ayrılanlara Allah'tan rahmet diler, yakınlarına taziyelerimizi sunarız.