Ya bizim savaşımız...

A -
A +

Merhaba, 'Savaş dolu' bir hafta geride kaldı. Gerekçesi meşru ama gerçekleri 'acı' bir savaş... Hedefi Ladin, faturası halkın olan bir savaş. *** Türkiye zaten bir 'savaş'ın içindeydi. Çoklarının 'ikinci kurtuluş savaşı' dediği bir ekonomik mücadele için harcıyorduk son gücümüzü.. Ama aniden patlayan bir fırtınayla, "Herşey değişti" ve krizle boğuşmaktan bitkin düşen ve yalvaran gözlerle Ankara'ya doğru bakan milletimiz tamamen unutuldu. Ekonomik kriz daha önce başlıbaşına bir gündemdi. Gazete sayfaları, bu haberlerle doluydu. Devlet Bakanı Kemal Derviş'in; akraba ziyaretinden tenis maçına kadar attığı her adım haber oluyordu. Hem katlanıyor, hem atlanıyor Bir ay veya bir hafta önceki sıkıntılarımız bugün de aynen mevcut... "Çıldırmaya az kaldı" manşetimiz, işleri bozulduğu için feveran eden bir kişiye ait ifadeler değil. Bizzat Sağlık Bakanlığı'nın yurt genelinde yaptığı bir araştırmadan çıkan verilere dayanıyor. "Anadolu Kaplanı zorda" ibaresi, 10 ayrı bölgede faaliyet gösteren 800'e yakın işletmenin yetkilileriyle yapılan bir ankete dayanıyor. Ve Türkiye'nin ekonomik teminatı olarak görülen bu küçük işletmelerin yarıdan fazlasının faaliyetini tamamen durdurduğundan bahsediliyor. Bu tip 'ekonomik facia' haberlerini istediğimiz kadar çoğaltabiliriz. Ekmek tüketiminin son aylarda çok çarpıcı bir oranda düşmesi zaten her şeyi ifade ediyor. Ne olacak halimiz ABD operasyonu medyamızın olduğu gibi yöneticilerimizin de gündemini tamamen işgal etmiş durumda. Feryatları, bomba ve füze gürültüleninin arasında kaybolup giden krizzedeler artık dramlarıyla baş başa kalmış durumda. IMF ile olan rutin ilişkilerin dışında; ekonomik krizi aşmaya yönelik bir haber bulamıyoruz. Operasyonun Türkiye'ye yankıları tabii ki, yakınen takip edilecek ama bir taraftan da krizin daha da derinleşmesini önleyecek ekonomik tedbirler uygulanmalıdır. Yoksa, bizzat problemi çözmesi gerekenlerin, "Kriz daha da derinleşecek" veya "Borçları ödeyemiyoruz" şeklindeki açıklamaları kendilerini sorumluluktan kurtarmaz. Hele, iktidar ortağı olduğu için milletin düştüğü bu durumun vebaline de ortak olan bir liderin, "Şimdi bize kimse oy vermez, 2004'e kadar seçim yok" derken kendini mi, halkı mı düşündüğü net olarak anlaşılıyor. Biz, operasyon haberlerini bütün detaylarıyla sizlere aktarırken, 'biz'i ilgilendiren konulara da dikkat çekmeye devam edeceğiz. Bu "Noktalar"a dikkat! Çok uzun bir gazetecilik geçmişine sahip olan Müessese Müdürümüz İsmail Kapan bundan sonra aktüel konuları sizin için değerlendirecek. Türkiye'de ve dünyada cereyan eden olayların bir nevi "tercümesini" yapacak olan Kapan'ın dikkat çekeceği "Noktalar"ı okumak için her pazarı iple çekeceksiniz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.