Yeni Türkiye gökkuşağı gibi

Geçtiğimiz gün güzel bir İstanbul akşamında, Çırağan'da Boğaz'a nazır harika bir atmosferde, 'Yeni Türkiye'nin Yeni Gazetesi' Türkiye'nin tanıtımını yaptık. Bir pazartesi akşamı için yoğun denilebilecek bir katılım oldu. Gazetelerimizin genel yayın yönetmenlerinin neredeyse tamamı oradaydı. Gazeteci arkadaşlarımız dostlarımız bizi yalnız bırakmadılar. Coşkumuza ortak oldular. Üç-dört aylık yoğun bir çalışma sergileyerek bu coşkuyu bize tattıran gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak ve ekibine, Fikirevim Reklam Ajansı Genel Müdürü Necmi Çiçekçi ve arkadaşlarına teşekkür ediyorum. Elinize, yüreğinize sağlık, büyüklerimizden duaları kaptınız...

Gazetenin yeni haliyle ilgili çok güzel tepkiler aldım. Çok az da olsa endişeli olanlar veya meraklananlar yok değil. Hiç kimse kaygılanmasın, meraklanmasın. Ölçümüz demokrasi, düşünce ve ifade özgürlüğü, şiddet ve ırkçılık içermeyen her fikre tahammül olursa hiçbir sorun çıkmaz. Tanıtım gecesinde bir konuşma yapan yeni yazarlarımızdan Alper Görmüş; "İnsan bilmediğinin, tanımadığının düşmanıdır" mealinde bir söz söyledi. Katılıyorum; siyasi yelpazenin neresinde yer alırsa alsın iletişim kurup karşınızdakini tanıma gayreti gösterirseniz, o kişinin düşman olmadığını kısa sürede fark edersiniz. Yeni Türkiye'de sadece benzer fikirleri taşıyanların düşünceleri yer almayacak. Bunlara ilave olarak mümkünse her türlü farklı fikirleri taşıyanların yazılarına da yer verilecek. Bu bizi zenginleştirecek. Gazetemiz tek renk değil, gökkuşağı gibi çok renkli olacak. Bizden farklı düşünen insanların olaylara hangi gözle baktıklarını öğreneceğiz. Ülkemizde, farklılıklarımızla bir arada yaşama kültürünün yaygınlaşmasına katkı vereceğiz. Her şey eskisinden daha iyi olacak. Bizim en büyük sermayemiz okuyucularımızın samimi dualarıdır. Siz dualarınızı bizden esirgemeyin, gerisini bize bırakın, rahat olun. Yeni süpürge eski süpürgeden daha iyi süpürür.

Ankara'da demokratikleşme paketi, Suriye ile ilgili gelişmeler, çözüm süreci ve yerel seçimlerle ilgili tartışmalar devam ediyor. Bir yandan da anayasa çalışmalarıyla, 28 Şubat soruşturmasının yeni boyutları merak ediliyor. İstanbul sermayesi ve eski merkez medya aktörleri tedirgin bir bekleyiş içerisinde. Türkiye'nin bölgesindeki ve Orta Doğu'daki etkinliğinden rahatsız olan bazı aktörler, iç barışımızı bozmaya yönelik çabalar içerisindeler. Başbakan Erdoğan ve AK Parti iktidarından rahatsız olan iç ve dış çevreler iş birliği yaparak iç siyaseti ısıtmaya, istikrarı bozmaya çalışıyorlar. Gezi Parkı olayını kullananlar kullanılacak, istismar edilecek yeni gelişmeler arıyorlar. Tüm muhalefet cephesini Sayın Erdoğan'a karşı birleştirmeye çalışan bu çevreler, bazen ODTÜ'de bazen İzmir'de, bazen de Hatay'da ortaya çıkıyorlar. Seçimlere, sandığa ve halkın iradesine olan inançlarını yitirenleri, yukarıdan bir el kısa sürede bir araya getirip AK Parti iktidarına karşı şiddete yönlendiriyor. Ama millet oynanan oyunların farkında. Başbakan seçim meydanlarına çıktı ve milletle buluşuyor. Millet her sorunu engin sağduyusuyla çözecektir. Siyaset yapmak isteyenler, iktidarı beğenmeyenler bıraksınlar ODTÜ'yü, bıraksınlar parkları, meydanlara geçsinler. Milletin karşısına çıksınlar. Milleti ikna edip vizesini alsınlar. İktidarı millet verir, millet alır. Milletin vizesi olmadan hiçbir şey yapamazsınız.