Serpil doktorun odasında sessizce oturuyordu. Huriye karşısında sıcaktan bunalmış, bir mecmua ile kendini yelpazeliyordu. Doktor tahlilleri inceledikten sonra genç kadına döndü: - Ameliyat olmanız gerekli Serpil Hanım. Serpil acı bir tebessümle cevap verdi: - Ameliyat olursam bana garanti veremiyorsunuz. Ama ben asıl söyleyemediğiniz gerçeği biliyorum. Ameliyat olsam da olmasam da bundan kurtuluşum yok doktor bey, bir de o sıkıntıları yaşamak istemiyorum ben, zamanım neyse ona razıyım. Doktor çaresizlik içinde Huriye Hanıma döndü: - Siz ikna etmeye çalışsanız Serpil Hanımı? Huriye omuzlarını kaldırdı: - Çok konuştum doktor bey, ama kararı böyle... Doktor ellerini iki yana açtı: - Ben söyleyecek bir şey bulamıyorum. Karar sizin hanımefendi. O zaman sizi laboratuvara yeniden göndereceğim. Birkaç tahlil daha yapacağız. Bu sefer vereceğimiz ilaçlar için yapılacak bu tahliller, çünkü yan etkilerinden rahatsız olmamanız için verilen dozu ayarlamamız gerekiyor. Hemşire hanım size yardımcı olsun. Ona göre ilaçlarınızı yazalım. Zile basarak görevli hemşireyi çağırdı. Serpil odadan çıktıktan sonra Huriye Hanıma döndü: - Aslında ısrar edemiyorum Huriye Hanım, çünkü ameliyatın da bir çare olmayacağını biliyorum. Bu gibi durumlarda yapılacak bir şeyimiz yok. Huriye acı bir gülümseme ile baktı doktora: - Bunu itiraf edeceğinizi biliyordum doktor bey, Serpil aklı başında bir kız, ameliyatın bir yararının olmayacağının farkında. Bir de onun sıkıntısını yaşamak istemiyor. Doktor düşünceli bir tavırla başını salladı: - Eğer kurtuluş için en ufak bir umut ışığı olsa bu kadar kolay kabullenmezdim bu kararı Huriye Hanım ama hiç, hiçbir umut yok! Nereye, hangi doktora giderseniz gidin size aynı şeyleri söyleyecektir. Çünkü her şey apaçık ortada. Allah yardımcınız olsun! Huriye Hanım gözlerini kıstı. Yüzü üzüntüden gerilmişti: - Şimdi bana açıkça söyleyin doktor, daha ne kadar daha yaşayabilir? - Bunu bilemem Huriye Hanım, belki bir hafta, belki on yıl, belki bir yıl... Bu sırada Serpil gelmişti. Doktor ilaçlarını verdi ve gülümsedi: - Kendinizi sakın bırakmayın. Ben ihtiyacınız olduğu zaman buradayım. İki kadın sokağa çıktıkları zaman ikisi de sessizdi. Serpil kısık bir sesle konuştu: - Umarım bir daha ihtiyacımız olmaz. Ne olacaksa olsun bitsin artık! Huriye cevap veremedi. Doktorun ümitsizliği sarsmıştı kadını. Sıkıca koluna sarıldı Serpil'in... DEVAMI YARIN