Gülbahar, evladını kurtarmak istiyor!..

Pakize kapıdan içeri girer girmez konuşmaya başladı: - Sormayın Leyla Hanım, sabah sabah nasıl canım sıkıldı... Leyla yeşil gözlerini kısarak baktı ebe hanımın yüzüne. Koyu kestane dalgalı saçlarını bir tokayla tutturmuştu. Hamileliğin verdiği gerginlik yüzüne yansıyordu. Gözlerinin altı hafif çökmüş, yüzü sararmıştı. Soluk bir benzi vardı. Ama yine de Leyla Hanım görenlerin hayranlık duyacağı kadar güzel bir kadındı. - Neden Pakize? - Sabah yataktan yeni kalkmıştım ki kapı çalınıyor acı acı. Korktum. Hemen siz geldiniz aklıma. Dedim Leyla Hanım doğuma başladı galiba. Doktor beni çağırtıyor. Nasıl koşup açmışım anlatamam. Bir de baktım bizim Gülbahar. Hıdır'ın karısı. İki gözü iki çeşme... Biliyorsun Leyla Hanım, o da seninle birlikte, bugün yarın doğum yapacak. Gelmiş, "Ebe abla kurtar beni bu çocuktan" diye... Leyla Hanım gözleri hayretten fal taşı gibi açılmış bir şekilde dinliyordu. Pakize devam etti: - Kız haklı, "bu kan davasının içine doğuracağım çocuk erkekse ya katil olacak, ya da kurban, kız olursa zaten eninde sonunda, dul kalacak sürünecek..." diyor. Ya çocuğumu kurtar, ya da beni kurtar diyor, iki gözü iki çeşme yavrucağın. İçim parçalandı. Kahroldum ama elden ne gelir ki... Leyla elindeki fincanı dudaklarına götürüp küçük bir yudum aldı ıhlamurundan: - Hıdır mı işlemiş cinayeti? Pakize kaşlarını kaldırdı. Yuvarlak, geniş yüzü komik bir hâl alıyordu böyle yapınca: - Tövbe bilmiyorum. Burada herkes bilir de kimse bilmez aslında. Sanki öyle gibi. Gülbahar böyle iki gözü iki çeşme koşup geldiğine göre... Leyla Hanım düşünceli bir şekilde gözlerini yere doğru çevirdi: - Zavallı kız! Haklı... Pakize ıhlamurunu bitirip bardağı masanın üzerine bırakırken devam etti: - Sonra konuşturdum kızı, kocası, oğlum doğsun bak nasıl alacak intikamımızı bizim diye dolanıyormuş evde. Garibim benim. Evladını kurtarmak istiyor. Bunları bilmezsin Leyla Hanım, çocuk yedi sekiz yaşına gelince verirler silahı eline, işletirler cinayeti intikam diye. Hem çocuk olduğundan çabucak yatar çıkar derler. Bilmezler ki bir hayat biter öylece. Ölene kadar boynunda asılı bir yaftayla dolaşır katil diye... Gülbahar'cık evladını kurtarmak istiyor. Ama ne yapılabilir ki... Bu sırada Fazıl Sabri Bey girdi odaya. Pakize hemen ayağa kalktı. Ayrı bir saygı duyuyordu genç doktora. Onu sağlık bakanlığı kadrosuna aldırdığından beri velinimeti kabul etmişti... > DEVAMI YARIN