Murat anahtarını yavaşça çevirdi, içeri girdi. Başını oturma odasına uzattı: - Volkan! Evde misin? Tam dört yıldır kendisi gibi Muğlalı arkadaşı Volkan'la birlikte paylaşıyordu bu küçük, sevimli talebe evini. Volkan'ın sesi geldi banyodan: "Buradayım, geliyorum şimdi!" Murat kitaplarını masanın üzerine bırakıp küçük televizyonu açtı. Haberler başlamıştı. Kanepeye oturup izlemeye başladı. Az sonra uzun boylu, zayıf, gözlüklü, bir delikanlı girdi odaya. Saçları ıslaktı ve elindeki havluyla hızlı bir şekilde saçlarını kuruluyordu: - Bir duş yaptım. Yorulmuşum bugün. Daha erken gelecektin, geç kaldın Murat! Murat sevimli bir şekilde gülümsedi: - Bir kızla beraberdim. Bizim okuldan. İkinci sınıfta. Adı Yasemin. Bugün tanıştım. Volkan merakla sandalyelerden birine oturdu: - Hoppala! Nereden çıktı bu? Sen pek bu işlere bulaşmazsın. Murat keyifli bir şekilde cevap verdi: - Biliyorum ama birden oldu. Çok hoşlandım. O kadar tatlı bir kız ki. İstanbullu. Babasıyla birlikte yaşıyormuş. Anlatamam sana, son derece akıllı bir kız olduğu belli. Seviyeli, kültürlü bir kız. İki arkadaş gibi sohbet ettik. Onun da benden hoşlandığını fark ettim. Volkan ellerini kaldırdı: - İş bitmiş abi! Sen etkilenmişsin bu kızdan. Murat arkasına dayandı, ellerini birleştirip ensesine koydu: - İçimde anlatamadığım bir coşku var Volkan. Heyecanlıyım. O kadar güzel gözleri var ki... Birden irkildi: - Evet buldum! Şimdi buldum, gözleri yemyeşil deyince buldum. Kızı gördüğüm andan beri kime benziyor diye düşünüyordum. Sanki daha önce görmüşüm gibi geliyordu. Gözleri aynı Serpil Teyzemin gözlerine benziyor. Onunkiler gibi yemyeşil! Hem de kocaman! Volkan ayaklarını ileriye uzattı: - Serpil Teyze nasıl Murat? Artık hiç görmüyor değil mi? Dudak büktü Murat: - Görmüyor Volkan! Yürüyemiyor, ellerini de kullanamıyor, konuşamıyor... Bazen düşünüyorum, ne acı bir hayat diye. Kadıncağız bir köşede ölümü bekliyor yıllardır. Sokakta kalmış bir kedi yavrusu gibi sığındı bize. Çok kötü durumu. Yine de öldürmeyen Allah öldürmüyor. İçler acısı bir durum. Volkan düşünceli bir şekilde mırıldandı: - Hayat çok garip be abi! Murat başını salladı. Serpil'in hayatında hep gizemler dolu olduğunu düşünmüştü... DEVAMI YARIN