Sevinç içinde kucaklaştılar

Onlar sevinç içinde kucaklaşırken hemşire yanlarına yaklaştı: - Serpil Hanımı görebilirsiniz. Kendisini odasına aldık. Zafer fırladı hemşirenin arkasından. Koridorun sonundaki odanın kapısı açıktı. Hemşire eliyle odayı işaret etti: - Fazla yormayın yalnız. Şimdi bir müddet uyuması lazım çünkü. Siz girin. Bebeği görmek isterseniz yukarıdaki koğuşta yatıyor, camekânın ardından görebilirsiniz. Zafer teşekkür ederek daldı odaya. Serpil huzurlu bir yüzle yatıyordu yatağında. Sanki büyük bir yükten kurtulmuş gibi aydınlanmıştı yüzü. Başında bir hemşire serum bağlamış ve serum akışını kontrol ediyordu. Zafer'in girdiğini görünce gülümsedi ve Serpil'e döndü: - Eşiniz geldi Serpil Hanım. Genç kadın gülümseyerek çevirdi başını Zafer'e doğru. Genç adam telaşı yüzünün çizgilerine yerleşmiş bir şekilde koşar adımlarla geldi karısının yanına ve incitmekten korkarak fısıldadı: - Canım? Nasılsın? Serpil elini uzattı eşine: - Bir kızımız oldu Zafer, bir görsen öyle güzel ki... Hiç böyle hissedeceğimi tahmin etmezdim. Mükemmel bir şey. Minicik Zafer, bir görsen minicik!.. Zafer karısının elini avuçlarının içine aldı. Önce öptü sonra onun gözlerinin içine baktı: - Sana çok teşekkür ederim karıcığım, beni dünyanın en mutlu eşi yaptın. Serpil o sırada odaya giren kayınvalidesini, kayınpederini ve Betül'ü gördü: - Sizde mi geldiniz? İlahi Zafer, herkese haber mi verdin? Hadiye Hanım yavaşça yaklaştı gelinine, hemen çantasındaki kocaman bir Cumhuriyet altınını yastığın kenarına iğneledi: - Geçmiş olsun kızım, Allah analı babalı büyütsün... - Anneciğim neden zahmet ettiniz böyle? Hadiye Hanım başını eğdi: - Adettir yavrum, iyisin değil mi? Omuzlarını kaldırdı Serpil: - Çok iyiyim anne, öyle tuhaf bir şey ki, çok acı çekiyorsunuz ama bebeğiniz dünyaya geldikten sonra sanki hiçbir şey olmamış gibi hissediyorsunuz. Tatlı ağırlık var o kadar. Betül, Hadiye Hanımın arkasından el salladı arkadaşına: - Geçmiş olsun arkadaşım, gözün aydın... Serpil elini uzattı Betül'e. İki arkadaş sarıldılar. Zafer karısına döndü: - Canım, ben gidip kızımı göreceğim. İzin verirsen!.. >DEVAMI YARIN