Yangından kurtarılan 3 puan

A -
A +

İki Real arası bir Mersin maçı...

Orası bitmek üzere, dolayısıyla buraya artık dört kolla sarılma zamanı gelmiş ve bu durum 'mecburi rotasyon' durumuna toslamış. Dany salı yok ise burada döktürsün ama Semih de iki büyük maç arası biraz dinlensin gibilerden ve Gökhan da salıya hazırlansın rotasyonu yapılmış...
Ancak beklenmeyen tek gerçek; nedense 'bu stada geldiklerinde tarafsız olabilen' hakem anlayışı. Buna takıldı bir kez daha Galatasaray.
Mersin İdman Yurdu ise çırpınıyor... Ligin 'akıntıya karşı kürek çeken takımı' durumunda ve bir de kendi kişisel pazarlarına yönelik bir mücadele veriyorlar.
Bir de golü bularak başlamazlar mı maça?..
Buyurun size cümbüş...
3'de gol, 30'da Galatasaray 10 kişi ve 'rotasyonun da rotasyonu' başlıyor. Sabri'den sol bek, Hamit sağ beke ve 10 kişi ile 'bu statta tarafsız kalabilen hakem camiasına' karşı mücadele başlıyor. 
İlk yarının adı 'yangından kaçış...'
İkinci yarı çıldırmış bir Galatasaray bekleniyor ve beklenen oluyor...
Dayanılması çok zor bir pres sonunda bir eksik olmayan rağmen penaltıyı ve golü getiriyor... Drogba'nın '40 yıllık Galatasaraylı' gibi gönülden mücadelesini takdir etmeli ama Amrabat'ın tabelanın farkında olmadan kullandığı yanlış seçimlerin altını çizmem gerekir...
Galibiyet golünü hak eden Drogba'ydı...
O buldu galibiyet golünü...
Maçın adamı da kesinlikle Drogba idi...
Ve bu işin adı da zafer oldu...
Sıradan bir maçı zafere çeviren Galatasaraylılık ruhunu da vurgulamam gerekiyor bu arada. Kulübede haftaya belki de masörünü, olmadı Abdürrahim Albayrak'ı oturtmak durumunda kalacak olan Galatasaray'ın durumu MHK'ya havaledir.
Son olarak şunu da belirtmeliyim ki; sadece bu statta 'ortadan' çalabilen hakemleri artık Sayın ve sevgili Zekeriya Alp'e havale etmem gerekiyor...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.