Gençler'den büyük darbe

Galatasaraylı futbolcularda motivasyonun yanı sıra fiziksel anlamda da eksiklik vardı. Özellikle ilk yarıda Galatasaray sahada hiç yoktu, pas organizasyonları sıfırdı. Orta saha ile forvet arasında büyük bir kopukluk yaşandı. Bu durumun oluşmasındaki en büyük pay Gençlerbirliği'nin orta sahayı iyi kapatması ve sert oynamasıydı. Genelde uzun toplarla oynamaya çalışan bir Galatasaray vardı. Bu durumu gören Roberto Mancini, 37. dakikada ilginç bir hamle yaptı. Hakan-Burak değişikliği sonrası 3'lü savunma 4'lüye döndü. Bu riskli bir hamleydi. Ben risk alan hocaları severim, maçı kazanmak için yapılmış güzel bir hamleydi.

Sahada kaldığı sürece iyi mücadele eden ama son paslarda beceri gösteremeyen Umut Bulut, 2 önemli pozisyonda yakaladığı fırsatları daha düzgün kullanabilse, Galatasaray, Ankara'dan 3 puanla dönebilirdi.

Galatasaray adına biraz da şanssız bir maç oldu. Gençlerbirliği'nin tek pozisyonu gol oldu. Ancak sarı-kırmızılı futbolcularda büyük bir eksiklik gözüme çarptı. Puan kaybı halinde yarıştan kopacaklarının unutmuş gibilerdi. Özellikle son 10 dakika 3 puan için rakibe baskı yapamadı. Fenerbahçe ile puan farkı 11'e çıktı. Artık bu farkın kapanması pek kolay görünmüyor.

Maçın devre arasında her şeyin futbol olmadığını bir kere daha gördük. Beni futbola kazandıran Gençlerbirliği Başkanı İlhan Cavcav'a buradan geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.

Bu arada karşılaşmanın hakemi Yunus Yıldırım'a da artık düdüğünü bırakmasını tavsiye ediyorum. Bence uzak ara Türkiye'nin en kötü hakemi.

Didier Drogba