Ahîzâde Yusuf Efendi

A -
A +
"Tefsir, hadis ve kelam ilimlerinden sonra en şerefli ilim fıkıh ilmidir. Fıkıh bilgisi okumak, geceleri nafile namaz kılmaktan daha sevaptır."

Tokatlı Ahîzâde Yusuf Efendi, Sultan II. Bayezid devri fıkıh âlimlerinden olup İstanbul'a gelerek tahsilini tamamladıktan sonra çeşitli medreselerde müderrislik yaptı. Fatih'te Darüşşafaka Caddesi'nde bulunan Ahîzâde Camii'ni yaptıran Yusuf Efendi, 905 (m. 1500)'de vefat etti ve buraya defnedildi. En önemli eseri, Merginânî'nin Şerhu'l-Vikâye'sine yazdığı haşiye olan Zahîretü'l-cukbâ'dır. Bu eserde şöyle yazmaktadır:
Tefsir, hadis ve kelam ilimlerinden sonra en şerefli ilim fıkıh ilmidir. Fıkıh bilgisi okumak, geceleri nafile namaz kılmaktan daha sevaptır. Âlimlerden okumak, yalnız okumaktan daha sevaptır. Şu hadis-i şerifler fıkhın şerefini göstermeye kafidir: 
"Allahü teâlâ bir kuluna iyilik etmek isterse, onu dinde fakih yapar. Bir kimse fakih olursa, Allahü teâlâ, onun özlediği şeyleri ve rızkını, ummadığı yerlerden gönderir. Allahü teâlânın en üstün dediği kimse, dinde fakih olan kimsedir. Şeytana karşı bir fakih, bin abitten [ibadet çok yapandan] daha kuvvetlidir. Her şeyin dayandığı bir direk vardır. Dinin temel direği, fıkıh bilgisidir. İbadetlerin efdali, en kıymetlisi, fıkıh öğrenmek ve öğretmektir."
Hanefi mezhebindeki ahkâm-ı İslamiyye, Eshâb-ı kirâmdan Abdullah ibni Mes'ûd'dan "radıyallahü anh" başlayan yol ile meydana çıkarılmıştır. Yani mezhebin reisi olan İmam-ı a'zam Ebû Hanîfe, fıkıh ilmini, Hammâd'dan, Hammâd da, İbrâhîm-i Nehâ'î'den, bu da Alkama'dan, Alkama da, Abdullah bin Mes'ûd'dan, bu da Resûl-i ekremden "sallallahü aleyhi ve sellem" almıştır.
Ebû Yusuf, Muhammed, Züfer bin Hüzeyl ve Hasan bin Ziyâd, hep, İmâm-ı a'zamın talebesidir "rahimehümullah". Bunlardan, İmâm-ı Muhammed, din bilgilerinde, bin kadar kitap yazmıştır. Talebesinden olan İmâm-ı Şâfi'înin annesini nikâh ettiği için ölünce kitapları İmâm-ı Şâfi'î'ye miras kalarak, İmâm-ı Şâfi'î'nin bilgisinin artmasına hizmet etmiştir. Bunun için İmâm-ı Şâfi'î "Yemîn ederim ki, fıkıh bilgim, İmâm-ı Muhammed'in kitaplarını okumakla arttı. Fıkıh bilgisini derinleştirmek isteyen, Ebû Hanîfe'nin talebesi ile beraber bulunsun" dedi.