Ebül-İhlâs Şernblâlî hazretleri Hanefî fıkıh âlimidir. Kahire’de, Câmi’ul-ezherde müderris idi. [994]'de doğdu, 1069 [m. 1658] senesinde Mısır’da vefât etti. (Dürer) hâşiyesi kitabında buyuruyor ki:
Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki:
“Kader, tedbir ile, sakınmakla değişmez. Fakat kabul olan duâ, o belâ gelirken korur.” Duânın belâyı defetmesi de, kaza ve kaderdendir. Kalkan, oka siper olduğu gibi, duâ da, Allahü teâlânın merhametinin gelmesine sebeptir. Bir hadîs-i şerîfte;
“Kazâ-i muallakı, hiçbir şey değiştiremez. Yalnız duâ değiştirir ve ömrü, yalnız, ihsân, iyilik arttırır” buyuruldu.
Allahü teâlânın takdirinin, yani kaderin, Levh-i mahfûzda yazılması kazadır. Bir kimseye takdîr edilen belâ kazâ-i muallak ise, yani, o kimsenin duâ etmesi de takdîr edilmiş ise, duâ eder, kabul olunca, belâyı önler. Ecel-i kazayı da, iyilik etmek geciktirir. Fakat, “Ecel-i müsemmâ” değişmez. Ecel-i kaza denilen; mesela bir kimse, eğer iyi iş yapar, yahut sadaka verir, hac ederse ömrü altmış sene, bunları yapmazsa kırk sene diye takdîr edilmesi gibidir. Vakit tamam olunca, eceli bir an gecikmez. Birinin üç gün ömrü kalmış iken, akrabasını Allah rızası için ziyaret etmesi ile, ömrü otuz seneye uzar. Otuz yıl ömrü olan kimse de, akrabasını terk ettiği için, ömrü üç güne iner. Takdîr, ezelde Levh-i mahfûzda yazılmıştır. Sonradan bir şey yazılmaz. Yani Levh-i mahfûzda olacak değişiklikler ve ömürlerinin artması ve kısalması da, ceffelkalem (yani ezelde) yazılmıştır ki, buna kazâ-i muallak denir.
Allahü teâlânın, kaderi, yani ezelde ilmi nasıl ise, Levh-i mahfûzdaki değişiklikler, ona uygun olur. Hazreti Ömer (radıyallahü anh) yaralanınca, Ka’b-ül-ahbâr buyurdu ki:
“Ömer (radıyallahü anh) daha yaşamak isteseydi, duâ ederdi. Zîrâ onun duası elbette kabûl olur.” İşitenler şaşırıp; “Nasıl böyle söylüyorsun? Allahü teâlâ 'Ecel, bir an gecikmez ve vaktinden önce gelmez' buyurdu” dediklerinde “Evet, ecel hazır olduğu vakit gecikmez. Fakat ecel hazır olmadan önce, sadaka ile, duâ ile, amel-i sâlih ile, ömür uzar. Zîrâ Fâtır sûresinde;
'Herkesin ömrü ve ömürlerin kısalması hep yazılıdır' buyurulmaktadır” dedi.