Kahireli Âlim Muhammed Uleyş

A -
A +

Fıkhın ibâdât kısmını kısaca öğrenmek, her Müslümana farzdır. Münâkehât ve muamelat kısmlarını öğrenmek, farz-ı kifâyedir.

Muhammed Uleyş hazretleri Mâlikî fıkıh âlimidir. 1217'de (m. 1802) Kahire'de doğdu. Ezher'den mezun oldu. İslâmî ilimlerde ihtisas sahibi olarak Mısır Mâlikî meşihatlığı ve başmüftülüğüne tayin edildi. Cemâleddîn-i Efgânî'nin yanlış yolda olduğunu görerek Ezher'de ders ve konferans vermesine karşı çıkanların başında gelmekteydi. Şâziliyye tarikatına mensuptu. 1299 (m. 1882)'de vefat etti. "Minehu'l-celîl alâ Muhtasari'ş-Şeyh Halîl" isimli eseri, Halîl el-Cündî'nin Mâlikî fıkhına dair el-Muhtasar'ının şerhidir. Bu kitabında şöyle yazmaktadır:

Fıkh âlimleri yedi tabakadır.

Alimler bu yedi dereceyi şöyle anlatıyor:

1- İslâmiyette (mutlak müctehid) olan âlimlerdir. Bunlar (Edille-i erbe'a)dan hüküm çıkarmak için, üsûl ve kâideler kurmuşlar ve koydukları esaslara göre, ahkâm çıkarmışlardır. Dört mezhep imamı bunlardandır.

2- (Mezhepte müctehid)lerdir. Bunlar, mezhep reîsinin koyduğu kâidelere uyarak, dört delîlden ahkâm çıkaran imamlardır.

3- Mes'elelerde müctehid olanlardır. Bunlar, mezhep reîsinin bildirmediği mes'eleler için, mezhebin üsûl ve kâidelerine göre ahkâm çıkarırlarsa da, imama uygun çıkarmaları şarttır.

4- Eshâb-ı tahrîc, ictihâd derecesinde olmayıp, müctehidlerin çıkardığı, kısa, kapalı bir hükmü açıklayan âlimlerdir.

5- Erbâb-ı tercîh, müctehidlerden gelen birkaç rivayet arasından birini tercîh ederler.

6- Mukallidler olup, bir mes'ele hakkında gelen çeşidli haberleri, kuvvetlerine göre sıralayıp yazmışlardır. Kitaplarında reddedilen rivayetler yoktur.

7- Zayıf haberleri, kuvvetlilerinden ayıramayan mukallidlerdir. (Bunlar okuduklarını iyi anladıkları ve anlamayan mukallidlere açıkladıkları için, fıkh âlimlerinden sayılmışlardır.)  

Fıkıh ilmi çok geniştir.

Hepsi, dört büyük kısma ayrılır:

1- İbâdât olup, beşe ayrılır: Namaz, oruç, zekât, hac, cihâd. Her birinin dalları çoktur.

2- Münâkehât: Evlenme, boşanma, nafaka ve daha nice dalları vardır.

3- Muamelat olup, alışveriş, kira, şirketler, fâiz, miras... gibi birçok bölümleri vardır.

4- Ukûbât, yâni cezâlar olup, başlıca beşe ayrılmaktadır. Kısâs, sirkat, zinâ, kazf, riddet, yâni mürted olmak cezâlarıdır.

Fıkhın ibâdât kısmını kısaca öğrenmek, her Müslümana farzdır. Münâkehât ve muamelat kısmlarını öğrenmek, farz-ı kifâyedir. Yâni, başına gelenlerin öğrenmesi farz olur.