Kim Resulullah'ı severse Allah'ın ihsanına kavuşur

A -
A +

Her peygamberin ümmeti, kendi peygamberinin doğum zamanını bayram yapmıştır.

 

 

 

Seyyid Muhammed Kavukçu Osmanlı âlimlerindendir. 1224’te (m.1809) Lübnan'da Trablusşam’da doğdu. İlk tahsiline memleketinde başlayıp 1239’da (1823) Mısır’a gitti; Ezher’de aklî ve naklî ilimler tahsil etti. 1305’te (1888) Mekke’de vefat etti Çok eser yazdı Bunlardan Mevlid-in-Nebî'nin önsözünde şöyle buyuruyor: 

 

Peygamber Efendimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) doğum zamanına Mevlid gecesi adı verildi. Bu gece, Kadir gecesinden sonra en kıymetli gecedir. Mevlid gecesinde Resûlullah Efendimiz doğduğu için sevinenler affolunur. Peygamber Efendimizin doğduğu sırada görülen hâlleri, mucizeleri okumak, dinlemek, öğrenmek çok sevaptır. Peygamber Efendimiz kendileri de anlatırdı. Eshâb-ı kiram da bu gece bir yerde toplanırlar, okurlar ve anlatırlardı.

 

Her peygamberin ümmeti, kendi peygamberinin doğum zamanını bayram yapmıştır. Müslümanlar da Muhammed aleyhisselâmın doğum zamanını bayram yaptılar. Dünyânın dört bir tarafındaki Müslümanlar, her sene bu geceyi Mevlid kandili olarak kutlamaktadır. Her yerde mevlid kasideleri okunarak, Resûlullah hâtırlanılmaktadır.

 

İslâm âlimlerinden İmâm-ı Celâlüddîn Abdurrahmân bin Abdülmelik Kettânî buyurdu ki: “Mevlid günü ve gecesi mübecceldir yâni şerefi, kıymeti çoktur. Kendisine tâbi olanlar için kurtuluş vesîlesi olan Resûlullah Efendimizin doğumu için sevinmek, Cehennem azabının azalmasına sebep olur. Bu geceye hürmet etmek, sevinmek, bütün senenin bereketli olmasına sebeb olur. Mevlid gününün fazileti Cum’a günü gibidir. Cum’a günü, Cehennem azabının durdurulduğu hadîs-i şerîf ile bildirilmiştir. Bunun gibi, mevlid gününde de azap yapılmaz. Mevlid geceleri sevindiğini göstermeli, çok sadaka vermeli, davet olunan ziyafetlere gitmelidir.”

 

Hafız ibni Cezerî (Rahmetullahi aleyh) buvurdu ki: “Ebû Leheb, rüyada görülüp ne hâlde olduğu sorulunca; 'Kabir azabı çekiyorum. Ancak her sene Rebî’ul-evvel ayının on ikinci gecesi azabım hafifliyor. İki parmağım arasından çıkan serin suyu emerek ferahlıyorum. Bu gece Resûlullah dünyâya gelince, Süveybe ismindeki cariyem bana müjdelemişti. Ben de sevincimden bunu âzâd etmiş ve ona sütannelik yapmasını emretmiştim. Bunun için azabım hafifliyor” dedi.

 

Âyet-i kerîme ile kötülenmiş olan Ebû Leheb gibi azgın bir kâfirin azabı hafifleyince, o yüce Peygamberin ümmetinden olan bir mümin bu gece sevinir, malını dağıtır, böylece Peygamberine olan sevgisini gösterirse, Allahü teâlâ ihsan ederek onu Cennetine sokar.”

 

 

 

Vehbi Tülek'in önceki yazıları...