Peygamber Efendimizin mektubu: “Bismillâhîrrahmânirrahîm, Allahın Resûlü Muhammed’den, Farsların büyüğü Kisrâ’ya..."
Kâdı Bâkıllânî hazretleri Kelâm âlimlerinin meşhûrlarındandır. 338 (m. 950) senesinde Basra’da doğdu. Kelâm ilmini, itikâdda iki mezheb imamından biri olan Ebü’l-Hasen Eş’arî hazretlerinin meşhûr talebelerinden olan İbn-i Mücâhid Tâî’den öğrendi. Sonra Bağdad’a giderek orada hadîs âlimlerinin meşhûrlarından hadîs ilmini öğrendi. 403 (m. 1013)’de Bağdad’da vefât etti.
Ebû Bekr Bâkıllânî’nin yazmış olduğu, İ’câz-ül-Kur’ân isimli eserinden bazı bölümler: Resûlullahın (sallallahü aleyhi ve sellem) Habeş Meliki Necaşi’ye gönderdiği mektûp:
“Bismillâhirrahmânirrahim; Allahın Resûlü Muhammed’den, Habeş Kralı Necaşi’ye selâmette olmanı dilerim. Sana olan nimetinden dolayı Allahü teâlâya hamd-ü sena ederim. Ki O’ndan başka ilâh yoktur, Melik, Kuddûs, Selâm, Mü’min (emn ve emân veren), Müheymin olan O’dur. Şehâdet ederim ki, Îsâ bin Meryem, Allahü teâlânın (yarattığı) rûhu ve (söylediği) kelimesidir. (Allahü teâlâ) onu, çok temiz, iffetli ve kendisini Allahü teâlâya adamış olan Meryem’in rahmine bıraktı da, Meryem Îsâ’ya hamile kaldı. Nitekim, Allahü teâlâ, Âdem’i de kudretiyle ve üflemesiyle topraktan yaratmıştı...
Ben seni, bir olan, eşi, ortağı bulunmayan Allaha, O’na ibâdet ve tâatta devamlı olmaya, bana tâbi olmaya ve Allahü teâlâdan getirip bildirmiş olduğum şeylere îmân etmeye davet ediyorum. Çünkü ben, Allahın Resûlüyüm (Peygamberiyim). Seni ve askerlerini, Allahü teâlâya ibâdet ve tâata davet ediyorum. Ben sana gereken tebligatı yapmış, dünyâ ve âhıret saadetini temin edecek nasihati vermiş bulunuyorum. Nasihatimi kabûl ediniz. Allahü teâlânın selâmı, O’nun yolunda gidenlere olsun.”
Peygamber Efendimizin Kisrâ’ya gönderdiği mektûp:
“Bismillâhîrrahmânirrahîm, Allahın Resûlü Muhammed’den, Farsların büyüğü Kisrâ’ya. Doğru yolda gidenlere, Allahü teâlâ ve Resûlüne imân edenlere, Allahtan başka hiçbir ilâh ve ma’bûd (ibâdet edilen) olmadığına, O’nun eşi ve ortağı bulunmadığına, Muhammed’in O’nun kulu ve Resûlü olduğuna şehâdet edenlere selâm olsun. Seni, Allahü teâlâya îmâna davet ediyorum. Çünkü ben, kalbleri diri, akılları başlarında olanları uyarmak, kâfirler hakkında da, o azap sözünün gercekleşmesi için, Allahü teâlânın bütün insanlara göndermiş olduğu peygamberiyim. Öyleyse, Müslüman ol, kurtul! Davetimden yüz çevirir, kaçınırsan, bütün Mecûsilerin günâhı senin boynuna olsun.”
Vehbi Tülek'in önceki yazıları...