Beşiktaş Belediyesi mi Atatürkçü bir belediye?

A -
A +

CHP'li bazı belediyeler, Nâzım Hikmet için bayrak açıyorlar. "Nâzım Hikmet Günleri" düzenliyorlar. Şuraya-buraya Nâzım Hikmet heykelleri dikiyorlar. İşte o CHP'liler topluluğuna Beşiktaş Belediyesi de nefes nefese yetişerek katıldı. Beşiktaş Belediyesi de "Ustaya Saygı" diye çırpınıp duruyor. Maksatları, katiyyen şiir değil, sanat değildir. Maksatları Nâzım Hikmet örtüsü altında, halkımızı Komünizme ısındırmaktır. Çünkü Nâzım, dünyanın en kabadayı komünistlerinden biriydi. O kadar ki, eğer o, komünist sistemin kendiliğinden gümbür, gümbür yıkılıp gittiğini görseydi, ya kalp krizinden ölür giderdi ya da kafasına bir kurşun sıkarak intihar ederdi. Komünizm sevdası, bize işçi sınıfımızın ayaklanmasıyla veya işçi sendikalarımızın gayretiyle gelmedi. Bizde komünizm, sanat faaliyetleriyle yeşermeye çalıştı. Komünist düşünce, şiirle, hikâyeyle, romanla, tiyatroyla, resimle kolkola girerek aramıza sokuluyor. Ve bizim komünistlerimiz, ağızlarını Atatürk diye açtılar, açıyorlar. Bir insan, hem komünist, hem de Atatürkçü olabilir mi? Olamaz! olamaz! olamaz. Eğer bu mümkün olsaydı, Atatürk de komünist bir kafayla önümüze düşerdi. Atatürk değil komünist olmak, komünizme yakınlık bile duymadı. Komünistlerimizden "SEBÜKMAĞZ adamlar" diye bahsetti. "SEBÜKMAĞZ"; farsça bir kelime Aptal, ahmak, gerikafalı demektir. Bizim Türkiyeli komünistlerimiz gerçekten de, çağımızın yüz yıl gerisinde kalan aptal, avanak kafalardır, Atatürk, bizim komünistlerimiz için sadece "SEBÜKMAĞZ" demedi "Şurası unutulmamalıdır ki, Türk âleminin en büyük düşmanı komünizmdir. Her görüldüğü yerde ezilmelidir!" diyerek de dikkatimizi çekti. Çetin Altan yıllarca önce öflkelenmişti: "Atatürk deli midir ki böyle bir cümle kullansın?" diye yazmıştı. Bu gün kimin akıllı, kimin deli olduğu ayan-beyan ortada. Ama bizim Türkiyeli komünistlerimiz hâlâ o rejimin rüyasıyla yatıp kalkıyorlar. Rusya, milyonlarca insanı öldürmesine, ceza evlerine tıkılmasına veya ülkelerini bırakıp başka diyarlara kaçmalarına sebeb olduğu halde, Marksist rejimi ancak yetmiş yıl ayakta tutabildi. Moskova, o yetmiş yıllık vahşet devrimin acılarını şimdi silmeye çalışıyor. Bizim geri kafalı komünistlerimiz ise, o kanlı o geri, anlayışın arkasında çırpınıp duruyorlar. CHP Kadıköy Belediyesi, CKM (Caddebostan Kültür Merkezi) önüne Nâzım Hikmet'in bir heykelini diktirmiş. O heykel kaidesi altında, Nâzım Hikmet'in iki mısrası var: "Ben yanmasam, sen yanmasan, biz yanmasak/ Nasıl çıkar karanlıklar aydınlıklara?" Pekâlâ! Aydınlıklara nasıl çıkarız? Nâzım Hikmet kafasına göre komünist olmakla çıkabiliriz. Sovyet Rusya, yetmiş yıllık uygulamasına rağmen aydınlıklara çıkabilmiş mi? Bu soruyu, kendilerini Türkiye'de ve başka ülkelerde satarak karınlarını doyurmaya çalışan o güzelim Rus kadınlarına sormak lazım. Bugün Rusya'da fert başına düşen milli gelir 13.236 $'dır. ABD'de ise 48.147 $, Almanya'da 44.558 $ Japonya'da 45.774 $, İngiltere'de 39.600 $ Güney Kore'de: 23.749 $ Komünist Kuzey Kore'de ise: bir kaç bin $ civarındadır. Allah Beşiktaş Belediyesi idarecilerine akıl fikir versin. Beşiktaş Belediyesi çıksın girdiği çıkmaz sokaklardan da "ustaya saygı" ayaklarından sıyrılsın da, milletimize, vatanımıza, bayrağımıza...saygılı olmaya çalışsın.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.