Gazetelerimizden okuduklarım doğru ise, hem İnsan Hakları Derneği, hem de bir kısım aydınlar 24 nisanda, Haydarpaşa Garı girişinde ve Taksim'de toplanarak 24 Nisan 1915 tarihinde ölen, öldürülen Ermenilerin yasını tutacaklarmış. "Bu yas hepimizin diyerek mum yakacak, düdük çalacaklarmış. Irkçılığa ve milliyetçiliğe dur de girişiminde bulunacaklarmış. Ermeniler arkadaşlarımızdılar. Kapı komşularımız, dert ortaklarımızdılar. Artık yoklar. Bu büyük acıyı yüreklerinde hisseden bütün Türkiyelileri, 1915 kurbanlarının önünde saygıyla eğilmeye çağırıyoruz" diyerek dövüneceklermiş. Benim, Ermenilere karşı hiçbir düşmanlığım yok. Sivas'ta Ziya Gökalp İlkokulunda Vahan Seyran'la 3 yıl aynı sırada yan yana oturduk. Bizim ve onların evinde, en az yüz defa aynı sofrada yemek yediğimiz de oldu. Ama ben 24 Nisan 1915 göçüne Ermenilerin sebep olduklarını, hem büyüklerimden kırk defa dinledim hem de çeşitli kaynaklardan okudum. Bizim İHD mensuplarımız ve bir kısım aydınlarımız, hem gerçekleri bilmiyorlar, hem de Türkleri insan olarak kabul etmiyorlar. Çünkü onlara biz, Türklerin de insan olduklarını anlatabilseydik ve o faciaya önce Ermenilerin en vahşiyane davranışlarla yol açtıklarını gösterebilseydik inanıyorum ki bu kadar ruhsuz ve köksüz ölçülerle Türk'ü suçlamayacaklardı. Ben bu insanlık hayranlarına KAHRAMAN isimli bir halk şairimizin şiirinden 6-7 kıta okutmak istiyorum. Ey ağalar nasıl diyem derdimiz Vardı zulmün sonu arşa dayandı Ermeni İslâmı kırdı, taladı Mazlumlar amanı arşa dayandı Kalo'nun köyünü bastı, cenk açtı Mitralyöz tüfekle hep ateş saçtı Ana evlat attı dağlara kaçtı Sabiler şivanı arşa dayandı Bir cenaze gördüm kan olmuş yüzü Portlamış kenara sıçramış gözü Üç yüz altmış canın sönmemiş közü Yanan can dumanı arşa dayandı Bir yiğidi vurmuş, yolda koymuşlar Can teslim etmeden deri soymuşlar Cep cep edip yanlarını oymuşlar El cepte, figanı arşa dayandı Bir gelini gördüm ayağa kalkmış Sandım ki canı var yüzüme bakmış Kafir mısmar ile direğe çakmış Mısmar, çivi, önü arşa dayandı Bir hamile kadın davranmış kaça Ermeni eylemiş hep parça parça Kılıç ile vurmuş, bölünmüş kalça Akan kızıl kanı arşa dayandı Altı yüz altmış can, battı kırıldı Çoğu yandı, geri kalan vuruldu Bu köyün defteri artık dürüldü Hâlinin yamanı, arşa dayandı ..... "Ah zâlim Türkler! Ah 1915 yılında mazlum, sessiz, sakin Ermeni komşularımızı katleden gaddar Türkler ah!" diye dövünenlere daha söyleyeceklerim var...