Medikal Estetik Derneği Başkanı Dr. Yasemin Savaş uyardı: Abartılı estetik halk sağlığı problemi oldu

ZİYNETİ KOCABIYIK'IN HABERİ - Abartılı estetik talebinin sosyol kültürel bir problem olduğunu söyleyen Medikal Estetik Derneği Başkanı Dr. Yasemin Savaş, “Şehirlerin popüler caddelerinde herkes birbirine benziyor. Dünyanın hiçbir yerinde elinde fotoğrafla estetik hekiminin karşısına çıkan bir toplum yok. Her ekonomik seviyeden kadınları ve erkekleri esir alan estetik talepleri, alım gücü düşük ama yine de estetik yaptırmak hevesinde olanların; ucuz olduğu için merdiven altına yönelmeleri, bir halk sağlığı problemi hâline geldi” dedi.

SEKTÖR İŞTAH KABARTIYOR

Estetiğin büyük talep görmesi sonucunda konuyla ilgisi olan olmayan birçok kişinin bu alana yöneldiğine dikkat çeken Dr. Savaş, kontrolden çıkmış bir kaos yaşandığına işaret ederek, “Güzellik sektörü gerçekten çok dikkat çeken, herkesin rağbet ettiği bir alan hâline geldi. Teknolojisiyle, sermayesiyle, firmasıyla, doktoruyla sağlıkçısıyla ya da sağlıkçı olmayanıyla. Bakıyorsunuz her meslek grubundan, herkes bir şekilde estetiğin içinde. Belki yatırımcı olarak belki, uygulayıcı olarak. Doğru yapıldığında bir sıkıntı yok. Ancak yolu doğru çizmek lazım. Burada özellikle merdiven altının getirdiği en önemli sıkıntı abartılı işlemlerin artış göstermesi. Belki bilgi eksikliği, belki kendilerini gösterebilme kaygısıyla abartılı dolgu botoks uygulamaları, ip askı gibi yapılandırıcı müdahaleler yapılıyor” diye konuştu. Merdiven altının risklerini de beraberinde getirdiğini anlatan Dr. Savaş, “Yanlış lazer uygulamaları nedeniyle, hastalarda ciddi cilt yanıkları, yanlış noktalara uygulanan botoks sebebiyle göz kapağı düşüklükleri, damar ağının birbirleriyle kesiştiği noktaya denk gelen dolgu uygulamaları ise körlüğe kadar giden yan etkilere sebep olabiliyor” diye konuştu. 

MERDİVEN ALTI ÇIĞ GİBİ BÜYÜYOR

Kaçak ürünlerin, kaçak hekimler tarafından uygulandığı, merdiven altının çığ gibi büyümeye devam ettiğini aktaran Dr. Savaş, “Merdiven altı denince izbe yerler akla gelmemeli. Gösterişli lüks merkezlerde de oluyor. Son dönemlerde merdiven altı kavramı çok fazla girdi. İnsanların bir kısmı ucuz olduğu için bilerek gidiyor. Sonra oluşan zararları tedavi etmemiz için bizlere geliyor. Burada kişilere de sorumluluk düşüyor. Bir triko alırken etiketini iyice okuyorsunuz; yüzünüze yaptırdığınız işlemi yapan kişinin yetkinliğini, kullandığı malzemeyi de sorgulamalısınız” diye anlattı. 

KLİNİKLER YÜZE İMZASINI ATIYOR

Abartılı estetik taleplerinin temelinde toplumdaki kültürel ve eğitim altyapısının yattığını söyleyen Dr. Yasemin Savaş, “Kişiler kendi kombinlerini yapmak yerine yakışmasa da vitrindeki kombini alıyor. Estetikte de durum aynı. Klinikler insanların yüzüne imza atıyor. Kimin hangi klinikte işlem yaptırdığı belli oluyor. Tabii ki biz de yaptığımız uygulamalarla imzamızı atıyoruz. Ama bu imzayı o kişinin yüzüne özel atmalıyız” dedi.

ESTETİKTE DOĞALLIK ÖN PLANA GEÇTİ

 Dr. Yasemin Savaş, merdiven altı ile beraber daha da yaygınlaşan abartılı estetik uygulamalarının önünü kesmek zorunda olduklarının nedenini de şöyle açıkladı: “Abartılı işlemler kişileri doğallıktan uzaklaştırıyor ve bu durum bir süre sonra da bir halk sağlığı problemi hâline gelecek. Bunu hastalarımıza doğru anlatmalıyız. Bu nedenle biz hekimler estetikte doğal olunabileceğini fark ettirmeliyiz. Dünyada da trend bu yönde. Elinde bir fotoğrafla ‘bana bu dudaktan yapın’ diyen hasta sayımız da azalmalı, azalıyor da. Estetikte doğal dokunuş algısını oturtmamız gerekiyor. Dünyada da trendler bu yönde gelişiyor.”

EV HANIMINA SAHNE SANATÇISI ESTETİĞİ YAPILMAMALI

 “Her yüzün farklı tedavilere ihtiyacı vardır, yüzü doğru okumak gerekir” diyen Dr. Yasemin Savaş, her yüzün farklı bir tuval olduğunu söyledi. Savaş, “Hekim bu tuvali yüzün şekline, kişinin hayat tarzına ve beklentilerine göre renklendirmelidir. Bir ev hanımına, sırf o istiyor diye sahneye çıkan bir sanatçının yüzünü yapmamak gerekir. Medikal estetik alanı kişiye özel tedavi planı gerektirir. Herkesin ihtiyacı olan ve yüzüne yakışacak uygulama aynı olamaz. Zaten 2024’te, yüzüne uygulama yapılmış görüntüler değil, kişinin kendinin en iyi hâlini  ortaya koyan görüntüler tercih edilecek” dedi.