'Made in yapay zekâ' tartışması

Düzenleyen: / Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
'Made in yapay zekâ' tartışması

Teknoloji Haberleri  / Türkiye Gazetesi

Yapay zekâ kullanımının hızla artması telif hakkı tartışmalarını da beraberinde getirdi. Kimi ülkeler yapay zekânın ürettiği içeriklerde “insan katkısı” ve “fikrî bilinç” şartı ararken kimileri ise eser statüsünde olduğunu savunuyor. Şirketler ise telif alınmasına karşı çıkıyor.

ÖMER TEMÜR'ÜN HABERİ - Yapay zekâ uygulamaları artık hayatımızın her alanında kullanılıyor. ChatGPT, Bard, Midjourney ve DALL-E  gibi popüler uygulamalar, derin öğrenme modeliyle kodlama yapıp, beste yapıyor, makale veya haber yazımında kullanılıyor. İşin ilginç yanı üniversitelerde yapay zekâ ile tez yazımı bir sektöre dönüştü. Artık bir öğrenci tezini dijital ortamda hazırlayıp kendi ismini yazabilirken, yapay zekânın bestelediği şarkıyı seslendiren sanatçı da bundan gelir elde edebiliyor. 

Yapay zekânın kullanımının hızla artması telif hakkı tartışmalarını da beraberinde getirdi. Gelinen noktada yapay zekânın ürettiği bilgi ve görseller için telif hakkı davaları açılmaya başladı. En son ABD’de Stephan Thaler isimli sanatçı yapay zekânın oluşturduğu görselin benzerliği sebebiyle federal mahkemeye telif davası açtı. Mahkeme ise insan elinin değmediği hiç bir eserden telif alınamayacağına hükmetti.

YASAK GELİŞMEYİ ENGELLER 

Telif hakkı konusunda Meta, Google, Microsoft ve Apple gibi önde gelen teknoloji şirketleri arasında farklı görüşler bulunuyor. Meta, yapay zekâ eğitimi için telif hakkı sahiplerine ödeme yapmanın zorluklarına dikkat çekiyor. Önceden belirlenmiş bir lisanslama sistemi uygulamak, milyonlarca eser arasında hak sahiplerini belirlemenin ve onlara adil bir telif ücreti ödemenin ne denli karmaşık bir süreç olduğunu gözler önüne seriyor. 

Google, yapay zekâ eğitimini bir kitabı okuma sürecine benzetiyor çünkü veri toplama aşamasında, telif hakkına tabi olan materyalleri orijinalinden değiştirmeden inceliyor. Şirketin görüşüne göre, eğer bu süreç telif hakkı olan materyallerin yeniden kopyalanmadan gerçekleştirilebilseydi, telif hakkı problemi ortaya çıkmayacaktı. 

CEZAYA KARŞI GARANTİ VERİYOR 

Microsoft ise telif hakkı konusunda garanti veriyor. Yani kullanıcı yapay zekâ ile ürettiği içerik sebebiyle davaya maruz kalırsa bunun bedelini ödeyeceğini açıklıyor. Apple, yapay zekâ tarafından üretilen kodların telif hakkı koruması altında olması gerektiği konusunda bir standart belirlemek istiyor. Eğer insan bir geliştirici, yapay zekâ tarafından üretilen kodları değiştirebiliyor veya kontrol edebiliyorsa, o durumda ortaya çıkan sonuç telif hakkı koruması altına giriyor. 

Bu alanda ülkelere göre farklı uygulamalar bulunuyor. Kimi ülke telif hakkına tabi olunması gerektiğini belirtirken kimisi telif alınamayacağını dile getiriyor. İngiltere bilgisayar ve yapay zekânın ürettiği her şeyi eser olarak kabul ediyor. Yeni Zelanda ve İrlanda da aynı çözümü uyguluyor. Almanya ise insan katkısı ve fikrî bilinç şartı arıyor. Avrupa Birliği Almanya’nın yaklaşımına daha yakın duruyor. Singapur, Japonya, Avrupa Birliği, Kore Cumhuriyeti, Tayvan, Malezya ve İsrail gibi ülkeler ise telif hakkı kanunlarında değişikliğe gidiyor.

BÜYÜK DEVLETLER YAPAY ZEKÂYI İSTİHBARAT AMAÇLI KULLANIYOR

İhlas Holding Teknoloji Buluşmaları’nın ikincisi İhlas Holding merkezinde gerçekleştirildi. İhlas Holding Bilgi Teknolojileri Genel Müdür Yardımcısı Cüneyt Deliktaş’ın ev sahipliğinde gerçekleştirilen konferansta Türkiye Yapay Zekâ İnisiyatifi kurucusu ve başkanı Halil Aksu yapay zekânın iş ve sosyal hayattaki yerine değindi. Yapay zekâ şirketlerine yapılan yatırımların arttığına dikkat çeken Aksu “OpenAl ChatGBT’yi geliştirerek kullanıma sundu. Microsoft OpenAl’a 10 milyar dolardan fazla yatırım yapıyor. Bu düzeyde 4-5 şirket var. Yapay zekâ bütün sektörlerde kullanılıyor. Sağlıkta insanların hayatını kurtarıyor, sanayide verimliliği, üretkenliği artırıyor. Bu da ihracata katkı sağlıyor. Gelecekte de kullanım alanları artacaktır” dedi.

Yapay zekâ ile mesleklerin de dönüştüğünün altını çizen Aksu şöyle devam etti: Gelecekte bazı meslekleri değiştirecek. İş hayatında programcılara, mühendislere daha fazla alan açılacaktır. Girişimcilere ve şirketlere bu alanda büyük fırsatlar var. Bazı iş kolları olmasa da yeni alanlar açılacaktır. 

Aksu, yapay zekânın dezenformasyon ve kötü amaçla kullanımının da mümkün olduğunu ancak bundan insanların sorumlu olduğunu söyledi. Aksu ‘‘Büyük devletlerin istihbarat birimleri yapay zekâ ile elde edilen verileri kullanıyor.  Kötü amaçlı kullanılan yapay zekânın da arkasında insanlar var. Sosyal medya platformlarında sahte içerikler çokça karşımıza çıkabiliyor.  Bazı ülkelerde seçimler dahi manipüle edilebiliyor. Mesela; mutfakta kullandığımız bıçak da tehlikeli işlere sebep olabiliyor. Yapay zekâyı nasıl kullandığımız önemlidir’’ ifadelerini kullandı. 

Cüneyt Deliktaş ise konuşmasında “Bilgi ve iletişim teknolojileri nasıl ki savunmadan sağlığa, finanstan medyaya, pazarlamadan inşaata kadar bütün sektörlerin altlığı olmuşsa; bilişime akıl giydiren yapay zekâ teknolojisi de bütün bu teknolojilerin bazası olacak. Yapay zekânın dönüştürücü, hızlandırıcı ve verimliliği artırıcı özellikleriyle erişilen otonomi platosunda yerini alamayan şirketlerin ve hatta devletlerin varlıklarını devam ettirmeleri mümkün gözükmüyor’’ diye konuştu.

Düzenleyen:  - Teknoloji
Kaynak: Türkiye Gazetesi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...