Devletin istihbarat teşkilatları Meral Akşener’i doğrular mı?

A -
A +
İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ geçen akşam televizyonda İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Satuk Buğra Kavuncu’yu FETÖ’cü olmakla suçladı.
İYİ Parti’den birilerinin FETÖ’cü olma ihtimali nedense birilerini çok şaşırttı.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de şaşkındı ve muhtemelen Ümit Özdağ’ın böyle bir “çılgınlık” yapabileceğine asla ihtimal vermiyordu.
Ortada bir hesaplaşma vardı aslında. Ne olduğunu hep birlikte ilerleyen süreçlerde göreceğiz...
Akşener ta en başında, partiyi birlikte kurmak için güvenerek yol arkadaşlığı yaptığı Ümit Özdağ’ı “Çok büyük yalancı” olmakla suçladı.
Tartışmanın odağındaki isim Satuk Buğra Kavuncu hakkında ise çok az şey biliyoruz. Kendisini özenle saklamış ve korumuş.
Ama bir ailesi var, Allah muhafaza.
Kavuncu ailesi hakkında yazılanlardan yola çıkarak küçük bir derleme yaptım.
 
KAVUNCU AİLESİ FOTOĞRAFI
 
Satuk Buğra Kavuncu:
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener tarafından tepeden inme getirilen İstanbul İl Başkanı. Partide “prens” sıfatıyla tanımlanıyor. Kendisi Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi bölümü ikinci sınıftayken aniden gelen bir ilhamla Kazakistan’a gidip orada “yapı kimyasalları” alanında yatırım yapıp müthiş zengin oldu. Orada Kazak İşadamları Derneği KATİAD’ı kurdu ve yöneticiliğini yaptı. Daha sonra bu dernek FETÖ’cülükten kapatıldı.
İsmail Kavuncu:
Eski Eyüp Belediye Başkanı FETÖ firarisi. Ortağı Zeki Pilge’yi öldürmeye teşebbüs etti. Zeki Pilge yaralandı, şirketin CEO’su öldü. Tetikçi Müjdat Güler FETÖ’cü hâkim ve savcıların korumasıyla bir yıl hapis yatıp çıktı. 15 Temmuz sonrası yeniden dava açıldı ve Müjdat Güler hakkında 18 yıl ağır hapis cezası verildi. Ama kiralık katil Müjdat Güler çoktan yurt dışına uçmuştu. İsmail Kavuncu da darbe girişiminden hemen sonra yurt dışına kaçtı. Karun kadar zengin bir adamdı. Kemen Country’de villaları ve çeşitli şirketleri vardı. Mallarına el konuldu mu bilinmiyor.
Dede Abdurrahman Kavuncu:
Türkiye’den sorumlu CIA ajanı Ruzi Nazar'ın yakın dostu.
Enver Altaylı:
CIA ajanı Ruzi Nazar’ın “Oğlum” diye çağırdığı CIA ve MİT eski ajanı, 15 Temmuz FETÖ’cü darbe girişiminde aktif olarak yer almak, "FETÖ kurucusu ve yöneticisi olmak" ve "siyasi ve askerî casusluk"tan yargılanan bir FETÖ tutuklusu. Salim, Buğra ve İsmail Kavuncu’larla hala-dayı-amca çocukları. Hepsi yeğenleri olur Altaylı’nın...
 
MERAL AKŞENER NEDEN DURUP DURURKEN DEVLETE SORDU?
 
Ümit Özdağ’ın verdiği bilgiler arasında en çok dikkatimi çekense şuydu.
Ta en başta Ümit Özdağ, Meral Hanım'ı “Aman dikkat, bu Buğra Kavuncu FETÖ’cü” diye uyarıyor. Meral Hanım meğer daha önceden devletin derinliklerine “Hakkında herhangi bir yamukluk var mı” falan diye sormuş.
Bu bilgilendirmeden yola çıkarak aklıma gelenler şöyle:
1-Meral Hanım partiye adam alırken devletin derinleriyle ilişkiye mi geçiyor?
2-Ümit Özdağ ona bunu söyleyinceye kadar bir ihbar almış olmalı ki Buğra Kavuncu'yu soruşturuyor.
3-Meral Hanım belki de bu ailedeki FETÖ’cü yapılanmayı çok iyi biliyor. Buğra Kavuncu hakkında da bilgi sahibi ama devlette bir kaydı olup olmadığını garantilemek istiyor.
 
DEVLETİN İSTİHBARAT BİRİMLERİ BİR AÇIKLAMA YAPAR MI?
 
Ümit Özdağ aynı zamanda bir güvenlikçi olarak şunu söylüyor:
“Devlet her bilgiyi doğrulamaz.”
O hâlde ben devletin ilgili birimlerine soruyorum. Bu MİT de olabilir, Emniyet İstihbarat da KOM da olabilir.
Meral Akşener sizden İYİ Parti İstanbul İl Başkanlığı’na atanan Satuk Buğra Kavuncu hakkında bir doğrulama ya da güvenlik soruşturması bağlamında bir teyit istedi mi?
Ve siz ne cevap verdiniz?..
Gelelim işin bir başka noktasına.
Tabii ki suçun şahsiliği prensibine, masumiyet karinesine sıkı sıkıya bağlıyız.
Bu Satuk Bağra Kavuncu için de geçerli. Ailesinde “olup bitenler”in kendisini ilgilendirmediğini söyleyebilir. Dolayısıyla da ona doğrudan doğruya, ispatlamadan FETÖ’cü denmesi mümkün değil. Ümit Özdağ diyorsa mutlaka bir kanıtı olmalı diye düşünüyor insan.
Ümit Özdağ’ın söylediği gibi kendisinin FETÖ aleyhinde söylenmiş tek bir sözünün olmamasını bile “normal” karşılayabiliriz.
Onun cephesinden bakıldığında durum çok açık. Zaten savcılığa kendisi hakkında bir ihbarda bulunuyor, “FETÖ’cü olup olmadığım araştırılsın” diye.
Ama İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in bula bula bu aileden bir ismi getirip İstanbul İl gibi önemli bir teşkilatın başına getirmesi de bana çok manidar geliyor.
 
15 TEMMUZ’DA BUNLAR OLSAYDI NE OLURDU?
 
Gezi kalkışmasını, 15 Temmuz FETÖ’cü darbe girişimini atlatmış bir ülke olarak beni asıl ilgilendiren şu soru:
15 Temmuz FETÖ’cü darbe girişimi sırasında Ekrem İmamoğlu Belediye Başkanı, Canan Kaftancıoğlu CHP İstanbul İl Başkanı, Satuk Buğra Kavuncu İYİ Parti İstanbul İl Başkanı olsaydı, bunlara HDP+PKK+SP’yi de ekleyin ne yaşanırdı düşünün!..
Ve ben yeniden yazıyorum buradan:
Bir daha asla!
Olmaması için gereken her şey yapılmalı.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.